365bet籭

Dolar
39.63
Euro
46.08
ı
3,326.97
ETH/USDT
2,449.20
BTC/USDT
106,236.00
BIST 100
9,448.90
Analiz

İ'ın Hürmüz Boğazı "kozu" ve küresel ekonomiye etkileri

Ateşkes sağlansa ya da İ saldırganlığıyla savaş devam etse de Hürmüz Boğazı'ndaki geçişler bir koz olarak önümüzde durmaktadır. Boğaz'ın kapatılmasının olası etkileri ve bir taraftan bu kozun kullanılabilir olup olmadığı tartışılmalıdır.

Doç. Dr. Taha Eğri  | 24.06.2025 - Güncelleme : 24.06.2025
İ'ın Hürmüz Boğazı "kozu" ve küresel ekonomiye etkileri

İٲԲܱ

Kırklareli Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Taha Eğri, İ'ın Hürmüz Boğazı'nı kapatma tehdidini ve bu kozun dünya ekonomisine olası etkilerini AA Analiz için kaleme aldı.

***

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için
🔹 Anlık gelişmeler için

İ-İ çatışmasının 11. gününe girilen ilk saatlerinde yine birçok yeni gelişmeye şahit olduk. Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) nükleer tesislere düzenlediği saldırı sonrasında İ karşılık olarak Hürmüz Boğazı'nı kapatma tehdidini masaya getirirken, bir anda Katar'daki ABD üssüne sınırlı füze saldırısıyla cevap verdi.

Bu saldırının İ tarafından Katarlı yetkililere ve doğal olarak ABD hükümetine önceden haber edilmesi ise Nisan ve Ekim 2024 olaylarına benzer durum ortaya çıkardı. Geride bıraktığımız 11 gün süresince İ'ın halen geniş çaplı savaştan kaçındığını ve özellikle ABD'nin savaşa dahil olmasından endişe ettiğini görüyoruz.

İ'ın füze saldırısından birkaç gün geçtikten sonra ABD Başkanı Donald Trump tarafından bir ateşkes anlaşması duyuruldu. Bu anlaşma şartlarında İ'a 6 saat, İ'e ise 12 saat süre verildi. Her geçen saatte yeni bir olayın yaşandığı İ-İ geriliminde, yeni sürprizlerin de olması muhtemeldir.

Ayrıca, Trump'ın diplomatik davranışlarındaki taktiksel yanıltma stratejisi de Amerikan diplomasisine güveni azalttı. Diğer taraftan İ'in ateşkeslere uymama sicili de bu anlaşmanın geleceği hususunda da şüpheleri artırmaktadır. İ'in kendi çıkarları ve hedefleri doğrultusunda cüretkar ve uluslararası hukuk kurallarını tanımaz davranışları da tartışmasız olarak bilinmektedir. Ateşkes sağlansa ya da İ saldırganlığıyla savaş devam etse de Hürmüz Boğazı'ndaki geçişler, masaya taşınan bir koz olarak önümüzde durmaktadır. Bu bağlamda Boğaz'ın kapatılmasının olası etkileri ve bir taraftan bu kozun kullanılabilir olup olmadığı tartışılmalıdır.

Hürmüz Boğazı'nın kapanma riski, küresel enerji ve ekonomi politikalarında yeniden en hassas gündemlerden biri haline gelmiştir. Her ne kadar 1980'lerdeki İ-Irak tanker savaşları sırasında dahi Boğaz kapatılmamış olsa da bu bir risk olarak karşımızda durmaktadır. Dünya petrol arzının yaklaşık yüzde 20-30'unu, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ticaretinin ise yüzde 20'sini taşıyan bu stratejik geçidin güvenliği, yalnızca bölgesel değil, küresel düzeyde sonuçlar doğurabilecek niteliktedir. Bu sebeple olası kapanmanın geniş etkileri olacağı kuşkusuzdur.

Hürmüz Boğazı'nın kapanması ekonomiyi nasıl etkiler?

Öncelikli olarak herhangi bir aksamada petrol ve doğal gaz fiyatları yukarı yönlü hareket edecektir. Goldman Sachs'ın değerlendirmelerine göre boğazdaki enerji akışının sadece yarıya düşmesi durumunda dahi petrol fiyatları 110 dolar/varil düzeyine ulaşabilirken, İ kaynaklı mütevazı bir arz azalması bile fiyatları 90 dolar bandına taşıyabilir. Tam kapanma halinde ise Brent petrolün 130-150 dolar seviyelerine yükselmesi mümkündür. Ayrıca, Avrupa'da doğal gaz fiyatlarının TTF bazında 74 euro/MWh seviyesine çıkabileceği tahmin edilmektedir. Buna karşılık ABD'nin LNG'ye daha az bağımlı olması nedeniyle bu durumdan daha az etkileneceği öngörülmektedir.

Bu gelişmelerin küresel ekonomiye doğrudan yansıması, yükselen enerji fiyatlarının tetiklediği maliyet enflasyonu olacaktır. Petrol ve doğal gaz maliyetlerinin artması, enerjiye bağımlı sektörlerde üretim ve taşıma giderlerini yükselterek hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ekonomilerde fiyat istikrarını bozacaktır. Boğaz'ın tamamen kapanması durumunda küresel gayri safi yurtiçi hasıla da (GSYH) yaklaşık yüzde 0,8 oranında küçülme yaşanacağı tahmin edilmektedir.

Söz konusu jeopolitik riskler yalnızca enerji fiyatlarını değil, aynı zamanda deniz taşımacılığını da doğrudan etkilemektedir. Hürmüz Boğazı çevresinde artan askeri ve siyasi gerilim, sigorta primlerini ve navlun ücretlerini yükseltmekte, bu da uluslararası ticarette ek maliyetler doğurmaktadır. Alternatif nakliye rotalarının örneğin, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) - Fujairah hattı ya da Suudi Arabistan'ın Kızıldeniz'e ulaşan boru hatlarının sınırlı kapasiteye sahip olması, tedarik zincirindeki kırılganlığı daha da artırmaktadır.

Hangi ülkeler doğrudan etkilenir?

Türkiye açısından bakıldığında, Körfez'den sağlanan enerji ithalatı toplam arzın yaklaşık yüzde 20'sini oluşturmaktadır. Resmi açıklamalara göre, doğrudan bir kesinti beklenmese de enerji fiyatlarındaki yükselişin sanayi, ulaşım ve hane halkı tüketiminde maliyetleri artırarak yerel enflasyona yukarı yönlü baskı yapması muhtemeldir. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından yayınlanan bir analizde elektrik ve doğal gaz fiyatlarındaki yüzde 10'luk bir artışın enflasyonu yüzde 12-20 arasında yukarı yönlü çekileceği öngörülmektedir.

Petrol fiyatlarında yaşanan artış, karbon kaynakları ithal eden ülkeleri ekonomik olarak zor durumda bıraksa da üretici ülke ekonomileri için gelir artışı sağlayacaktır. Bu bağlamda Trump, petrol üreten ülkeleri ve kendi Enerji Bakanlığı yetkililerini fiyatların yükselmemesi için arzı artırmayı telkin etti. Özellikle Ukrayna Savaşı'nda ciddi mali yük altında kalan Rusya için petrol gelirleri artışı bütçeyi rahatlatacaktır. Benzer şekilde Körfez ülkeleri için de petrol fiyatlarında yaşanan artış uzun dönemde avantaj haline gelebilir.

Boğaz'ın kapanması durumunda petrol tedariki açısından hangi ülkeler risk altında diye bakıldığında, başta Avrupa Birliği (AB) üyeleri ve Çin karşımıza çıkmaktadır. Rusya'ya uygulanan ambargolardan sonra AB, enerji ihtiyaçlarını karşılamak için Körfez ülkelerine daha fazla yönelmiştir. Bu nedenle Hürmüz Boğazı'nın kapanması durumunda en büyük zararı AB üyesi ülkeler alacaktır.

Çin kısa vadede sıkıntı yaşa da Rusya'dan sağlayacağı ek arzla açığını kapatacaktır. ABD, geçtiğimiz yıllarda üretimi artırarak net ihracatçı konuma yükselmiştir. AB için Hürmüz Boğazı'nın kapanması durumunda en önemli kaynak ABD olacaktır. Bu ise AB ülkeleri için daha fazla ABD'ye bağımlılık demektir.

Bu riskler karşısında "Hürmüz'ün kapatılması ne kadar mümkün?" sorusu da sorulmalıdır. Amerikan 5. Filonun ve AB deniz misyonunun bölgede olması, İ'ın deniz kuvvetleriyle bölgeyi kontrol etmesini imkansız değilse de imkansıza yakın hale getirmektedir.

Bu nedenle tam ve kalıcı kapanmadan ziyade sınırlı düzeyde denizcilik tacizi, mayınlama veya geçici gemi engellemeleri gibi "lojistik savaş" yöntemlerinin uygulanması daha olasıdır. Böyle bir senaryoda ise anlık fiyat şokları yaşansa da başta Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) olmak üzere diğer üreticiler tarafından üretimin artırılmasıyla küresel arzda istikrar sağlanacaktır. Mayın gibi uzun dönemde risk ve belirsizlik oluşturacak ve kendi çıkarlarını da tehdit edecek olan yöntemlere başvurmaktan çekinecek İ'ın Boğaz'ı kapatma ihtimali düşük gözükmektedir.

Bugün yaşanan ateşkes anlaşmasının uygulanması halinde İ'ın kendini tekrarlayan sınırlı operasyonları da aslında bize İ'ın ABD ile savaşa girmemeye çalıştığını gösterdi. Hürmüz Boğazı'nın kapanmasının ortaya çıkaracağı küresel GSYH daralması, risk primlerinin ve taşımacılık ücretlerinin artması gibi yüksek maliyetler düşünüldüğünde, ABD'nin bu duruma karşılıksız kalmayacağı aşikardır. Bu da İ'ın kolay kolay bu yola giremeyeceğini göstermiştir.

[Doç. Dr. Taha Eğri, Kırklareli Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesidir.]

* Makalelerdeki fikirler yazarına aittir ve Anadolu Ajansının editoryal politikasını yansıtmayabilir.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın