365bet�����������籭

Bölgedeki siyasi istikrar ve altyapı yatırımlarındaki artış, ülkeyi ticaret ve sanayi açısından cazip kılıyor.

Tarım, enerji ve inşaat sektörlerinde sunduğu fırsatlarla öne çıkan Fildişi Sahili, yabancı sermaye için güvenli liman olma yolunda ilerliyor.

Özellikle Abidjan Limanı üzerinden sağlanan lojistik avantajlar, ülkeyi Batı Afrika pazarına açılan kapı konumuna getiriyor.

Yatırım ortamının iyileştirilmesi için hükümetten reformlar

Ekonomik büyümesini sürdürülebilir hale getirmeyi hedefleyen Fildişi Sahili hükümeti, yatırım ortamını iyileştirmeye yönelik reformlara hız veriyor.

Fildişi Sahili'nde askeri tekstil, savunma sanayisi ürünleri ve ithalat ve ihracatla uğraşan Türk iş insanı Yusuf Yalçın, AA muhabirine, ülkedeki yatırım fırsatlarını ve ekonomik durumu anlattı.

Fildişi Sahili'ne 8 yıl önce geldiğini ifade eden Yalçın, ülkenin bu süreçte çok değiştiğini, hem ticaret hem de altyapı, yollar ve köprüler anlamında ciddi gelişme kaydettiğine dikkati çekti.

"Ülkenin tamamı şantiye halinde"

Yalçın, "Sadece başkent Abidjan değil ülkenin tamamı şantiye halinde. Yollar, köprüler, kavşaklar, fabrikalar var. Altyapı yatırımları haricinde büyük organize sanayi bölgeleri bulunuyor. Devletin bu konularda çalışmaları var ve 8 yıl önceye göre bu ülke neredeyse yüzde 100 değişti." ifadelerini kullandı.

Fildişi Sahili'nin "Batı Afrika'nın Paris'i" olduğunu dile getiren Yalçın, Batı Afrika'da en gelişmiş ülkenin Fildişi Sahili olduğunu, bölgenin en büyük limanının burada bulunduğunu ve şimdi havaalanını büyütmek için çalışmalar yürütüldüğünü anlattı.

Yalçın, ticaret için ülkedeki sabit döviz kurunun büyük avantaj sağladığını, her sektörde yatırım yapılabilecek boşlukların olduğunu belirtti.

Ülkede bir sektörde çalışabilmek için bu alanla ilgili kurulmuş konseyden izin almak gerektiğine dikkati çeken Yalçın, bunun bazı zorluklarının bulunduğunu ve kolay kolay bu izinlerin alınamadığını anlattı.

"Pamuk, tavuk, koton, kaju ve muz da ihraç ediliyor"

Yalçın, "Ülkenin kuzeyinde verimli pamuk da üretiliyor. Buradan tavuk, koton ve kaju da ihraç ediliyor. Muz buradan çok büyük miktarda ihraç ediliyor. Her ürünle ilgili bir bölüm var. Mutlaka her şey izne tabi. Bu izinleri almak ve oraları aşmak biraz sıkıntılı ama bunları aşarsanız bir sıkıntı yok." ifadelerini kullandı.

Abidjan Limanı'nın sadece ülkenin değil okyanusa sınırı bulunmayan Burkina Faso ve Mali gibi komşu ülkelerin de limanı olduğunu kaydeden Yalçın, bu ülkelerin ticaret mallarının buradaki limandan sevk edildiği bilgisini paylaştı.

Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Buradaki bankalarda Fransız sistemi var, Türkiye'deki gibi değil. Çok farklı uygulamaları var. Biz de çok zorlanıyoruz bazı şeyleri yaparken. (Uluslararası ve Afrika finans kurumlarının) Bu ülkeyi seçmelerinin sebebi, buranın ekonomisinin diğer ülkelere göre daha iyi olması. Ticaret hacminin çok daha yüksek olması. Mesela 1-2 sene önce Afrika Kalkınma Bankasında çalışan bir Türk vatandaşımız vardı ve onunla yaptığımız sohbette Afrika kıtasının tamamı yüzde 3 büyürken Fildişi Sahili ve Nijerya gibi ülkelerin her sene üst üste yüzde 7 büyüdüğünü söylemişti. Dolayısıyla bankalar da burayı merkez olarak seçmeye başladı. Mesela Abidjan'da sadece bankaların olduğu bir semt var. Burada Fransız bankaları var, yurt dışı ortaklı bankalar var, yerel bankalar da var ama hepsinin sistemi aynı. Bizim alışkın olmadığımız bir sistem. Bazen bizi de zorluyor."

"İnsanların Türkiye'ye büyük teveccühleri ve sevgileri var"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2015 yılında Fildişi Sahili'ne yaptığı ziyarete atıfta bulunan Yalçın, kendisinin de o zaman geldiğini, halkın Türkiye'ye büyük teveccüh ve sevgi gösterdiklerini anlattı.

Yalçın, "Fildişi'nde Türk dediğiniz zaman hemen size gülerek üç şey söylüyorlar: Recep Tayyip Erdoğan, Galatasaray ve Drogba." dedi.

"Cumhurbaşkanı'mızın dediği gibi kazan-kazan formülü her zaman en iyi formül, önce gönülleri fethetmek, sonra birlikte çalışmak, birlikte kazanmak gerekir." şeklinde konuşan Yalçın, şunları dile getirdi:

"Biz, Anadolu insanına has bir tarzla yaklaşıp burada önce bildiklerimizi öğretmek, bilmediklerimizi onlardan öğrenmek niyetindeyiz ve biz ayrıca kendimizi eşit görüyoruz. Dolayısıyla birbirimizi eşit görünce de arada hiçbir problem olmuyor. Daha fazla sevgi ve saygı bağı oluşuyor. O da güzel bir şey."

Türk yatırımcılara çağrı

Türkiye'deki iş insanlarına Fildişi Sahili'nde yaptırım yapmayı tavsiye eden Yalçın, herkesin kendi sektöründe mutlaka açık alanlar bularak yatırım yapabileceklerini belirtti.

Yalçın, "Burası bana göre iş yapılabilecek ve yaşanabilecek tek ülke. Fazla sayıda Türk şirketlerimiz olsun, Türk iş insanlarımız olsun, Türk çalışanlarımız olsun. Bölgeye daha çok hizmet verelim, daha çok sesimizi duyuralım. Ben bunu gönülden istiyorum." dedi.

Ülke nüfusunun 30 milyonun üzerinde olduğuna dikkati çeken Yusuf Yalçın, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ülkenin birçok büyük şehri var ve sadece Abidjan olarak düşünmemek lazım. Buranın her yerine her sektörde yatırım yapılabilir. Benim hızlıca aklıma gelen inşaat sektöründe yatırım yapılabilir. İnşaat malzemeleri konusunda olabilir. Buraya yatırım için, gezmek için ya da araştırma yapmak için gelen herkesin önce büyükelçiliğimize gitmesini tavsiye ederim. Orada ticaret ataşemiz var. Ticaret ataşemizden gereken bilgileri aldıktan sonra piyasaya çıkıp neyi araştırıyorlarsa ona bakmalarını tavsiye ederim çünkü bazı yanlış yönlendirmeler olabiliyor."