İ'in İ'a saldırılarıyla başlayan çatışma devam ediyor
İ’in İ’a saldırılarıyla başlayan çatışma 8. gününde devam ederken, İ ordusu, geniş çaplı saldırılar düzenlediği İ’dan kısa süre önce yeni füze atışlarının gerçekleştirildiğini duyurdu.

Ankara
Ordudan yapılan açıklamada, füzeleri engellemek için hava savunma sistemlerinin devreye girdiği belirtildi.
- İ’in İ’a saldırılarıyla başlayan çatışmada 8. gün
- İ'in İ'a saldırısıyla başlayan savaş bir haftayı geride bırakırken ufukta ateşkes görünmüyor
- Kremlin Sözcüsü Peskov, İ lideri Hamaney'e olası bir suikastin "Pandora'nın kutusunu açacağını" söyledi
- Netanyahu'dan Hamaney'e suikast tehdidi: "Orduya İ'da kimsenin dokunulmazlığı olmadığı talimatını verdim"
- ABD Başkanı Trump'tan WSJ'nin "ABD İ'a saldırmaya hazırlanıyor" iddiasına cevap
- Rusya: ABD, İ'in İ'a saldırılarıyla başlayan çatışmaya dahil olursa gerginlik artar
Açıklamada ayrıca, İlilerden ikinci bir duyuruya kadar sığınaklarda kalmaları istendi.
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için
🔹 Anlık gelişmeler için
İ'in İ'a saldırılarıyla başlayan çatışma devam ediyor
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi)
AA Kudüs Muhabiri Enes 䲹Աı, İ’ın füze misillemesinde hedef alınan Hayfa’daki noktadan son durumu aktardı
İ'dan İ'e atılan 25 füzeden 6'sının ülkenin çeşitli kesimlerine isabet ettiği bildirildi
İ ordusundan yapılan açıklamada, İ'dan İ'e yaklaşık 25 balistik füze atıldığı duyuruldu.
İ basını, ilk belirlemelere göre atılan füzelerden ikisinin kuzeydeki Hayfa kentine 4'ünün ise orta kesimdeki Tel Aviv'e bağlı Gush Dan ile güneydeki Birüssebi kentlerine isabet ettiğini aktardı.
İ acil yardım servisi Kızıl Davud Yıldızından yapılan açıklamada, Hayfa'ya isabet eden füze nedeniyle biri ağır 2 kişinin yaralandığı kaydedildi.
Hayfa Belediye Başkanı, şehirde 2 stratejik noktanın vurulduğunu açıkladı
İ'in Yedioth Ahronoth gazetesinin haberine göre Yahav, füzelerin isabet ettiği bölgeye gelerek açıklama yaptı.
Yahav'ın "Çok üzgünüm. İlılar iki stratejik noktayı vurdu. Hayfa sakinlerine şunu söylüyorum talimatlara uyun." dediği aktarıldı.
İ, İ'da karadan havaya füze bataryalarını vurduğunu öne sürdü
İ ordusundan yapılan açıklamada, İ'ın güneybatısındaki askeri altyapıya saldırı düzenlendiği iddia edildi.
İ'ın güneybatısındaki karadan havaya füze bataryalarına hava saldırısı düzenlendiği belirtilen açıklamada, saldırıların süreceği tehdidinde bulunuldu.
İ'ın İ'e misilleme saldırılarında bir kişi öldü 30 kişi yaralandı
İ devlet televizyonu KAN, İ'ın füze saldırılarında bir kadının kalp krizi geçirerek hayatını kaybettiğini aktarırken 3'ü ağır olmak üzere 30 kişinin yaralandığını duyurdu.
İ’in kuzeyindeki Karmiel bölgesinde, İ’dan atılan füzeler nedeniyle sığınağa inen 51 yaşındaki bir kadının kalp krizi geçirerek hayatını kaybettiği bildirildi.
Times of Israel'in İ acil yardım servisi Kızıl Davud Yıldızından aktardığı açıklamada, saldırılar sırasında sirenlerin çaldığı, korkuyla sığınağa inen kadının kalp krizi geçirdiği, olay yerinde yapılan tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdiği ifade edildi.
İ'in Kanal 12 televizyonu ise İ'ın son misilleme saldırılarında 25 füzenin atıldığı, bunların 6'sının İ'in çeşitli bölgelerine düştüğü bilgisini verdi.
İ Genelkurmay Başkanı Zamir: İ'a karşı uzun bir savaşa hazır olmamız gerekiyor
İ Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, yayımlanan videolu mesajında, İ'in 13 Haziran'da İ'a başlattığı geniş çaplı saldırılara ilişkin açıklamalarda bulundu.
İ vatandaşlarının İ'a karşı "uzun soluklu bir savaşa" hazırlıklı olması gerektiğini söyleyen Zamir, "Savaş sona ermiş değil. Önemli sonuçlar elde etmiş olsak da, önümüzde hala zorlu günler var." ifadelerini kullandı.
Zamir, İ'a karşı 8 gündür yürüttükleri saldırıların "olağanüstü sonuçlar" verdiğini öne sürerek "Bir dizi olası gelişme için hazırlık yapıyoruz. Tarihimizin en karmaşık savaşına girişmiş bulunuyoruz." dedi.
İ'ın karadan karaya atılan 2 bin 500 civarında balistik füzeye ve yüksek üretim hızına sahip olduğunu öne süren Zamir, yaklaşık iki yıl içinde 8 bin füzeye sahip olabilecekleri değerlendirmelerinin ardından saldırıyı başlattıklarını savundu.
İ'ın balistik füze üretim faaliyetleri, Orta Doğu'daki vekil güçlerinin varlığı ve nükleer silah üretimi konusunda ilerleme kaydetmesinin İ'i saldırılar başlatmaya ve "önleyici darbe vurmaya zorladığını" iddia eden Zamir, geniş çaplı saldırılara uzun yıllardır hazırlandıklarını öne sürdü.
İ Dışişleri Bakanı Saar, İ ile ABD arasındaki müzakerelerin sonuç getirmeyeceğini savundu
İ Dışişleri Bakanı Gideon Saar, bugün İ'ın misillemeleri sırasında Hayfa'da isabet alan bir bölgeyi ziyareti sırasında AA muhabirinin ABD'nin İ'a doğrudan saldırılar konusundaki tutumuna ilişkin sorusunu yanıtladı.
ABD'nin 2 hafta süre vermesinin ardından İ'in müzakerelere inanıp inanmadığına ilişkin soruya Saar, "İ yanıltıcı davranıyor. Bugün ABD ile müzakerelere hazır olmadıklarını açıkladılar." şeklinde cevap verdi.
Saar, uzun süredir yürütülen müzakerelerden olumlu bir sonuç çıkmadığını ve yine çıkmasını beklemediklerini belirtti.
Diğer yolların tükenmesinin ardından İ'a yönelik saldırılara başladıklarını iddia eden Saar, İ'ın İ için varoluşsal bir tehdit olduğunu ve kendilerini yok etmek için gerekli silahları elde etmek için çalıştığını savundu.
İ Dışişleri Bakanı Saar, ABD'ye siyasi ve savunma desteği için teşekkür ederek ABD Başkanı Donald Trump'ın halkının çıkarları doğrultusunda karar alacağını ve İ'in kendi adına "elinden gelenin en iyisini yapacağını" söyledi.
İ, İ'in Tahran'da bir ambulansı hedef alması sonucu 3 sağlık çalışanının öldüğünü duyurdu
İlı Öğrenciler Haber Ajansına (ISNA) göre Bekayi, konuya ilişkin açıklama yaptı.
İ'in ambulansa saldırı düzenleyerek "sava suçu" işlediğini vurgulayan Bekayi, saldırı sonucu 3 sağlık görevlisinin yaşamını yitirdiğini ifade etti.
Bekayi, Cenevre Sözleşmelerine göre, sağlık görevlileri, tıbbi personel ve ambulans gibi sağlık araçlarına saldırmanın yasak ve bu tür eylemlerin savaş suçu olduğunu hatırlattı.
İlı Sözcü, "Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi, BM şartları uyarınca sorumluluğu gereği derhal harekete geçmeli, saldırganlığı durdurmalı ve daha fazla suçun işlenmesini önlemelidir." dedi.
İ Kızılayı Sözcüsü: İ saldırılarında toplam can kaybı sayısını Adli Tıp açıklayacak
İ Kızılayı Sözcüsü Mucteba Halidi, İ'in saldırılarında hayatını kaybedenlerin sayısına ilişkin kendilerinin bilgisi olmadığını toplam can kaybına ilişkin bilgilerin İ Adli Tıp Kurumu tarafından açıklanacağını söyledi.
AA muhabirine konuşan Sözcü Halidi, İ'in saldırılarında sivillerin de hedef alındığını belirtti.
İ'in sivil yerleşim yerlerini hedef aldığını ve ambulansların vurulduğunu aktaran Halidi, "Hizmetleri insani olan gönüllü bir güç olan Kızılay Derneği, siyonist rejimin ülkemize saldırısının ilk anlarından itibaren derhal harekete geçti ve aziz halkını kurtarmaya çalışıyor. Yaralıları hastaneye taşımak için yola çıkan ambulanslar siyonist rejimin saldırılarında hedef alınıyor." dedi.
Saldırılarda yardım görevlilerinin hayatını kaybettiğini belirten Halidi, "Savaşı biz başlatmadık ancak zaferin bizimle olduğundan eminiz ve Allah'ın izniyle önümüzdeki günlerde iyi haberler alacağız ve şehit gençlerimizin kanının intikamını siyonist rejimden alacağız." ifadelerini kullandı.
İ tarafından açıklanan toplam can kaybı sayısının son olarak 15 Haziran'da verildiğini hatırlatan AA muhabirinin İ'in saldırılarında hayatını kaybedenlerin toplam sayısının kaç olduğunu sorması üzerine Halidi, "Hayatını kaybedenlerin toplam sayısını henüz tam olarak bilmiyoruz. Adli Tıp Kurumu tarafından açıklanacak." diye konuştu.
İ'ın İ'e fırlattığı bir füzenin parçaları Ürdün'ün Akabe kentine düştü
Ürdün'ün El-Memleke televizyonunun haberine göre, Ürdün'ün güneyindeki Akabe ilinin 9. ve 10. bölgelere şarapnel parçası düştüğü aktarıldı.
Güvenlik güçlerinin füze parçalarının düştüğü bölgeleri kordon altına aldığı ifade edilen haberde, olayda şarapnellerin bir aracın üzerine ve bir evin balkonuna düştüğü kaydedildi.
Füze parçalarının can kaybı ve yaralanmaya yol açmadığı bilgisine yer verilirken, Ürdünlü yetkililer vatandaşları hava saldırılarında düşen nesnelerden korunmak için dikkatli olmaları yönünde tavsiyelerde bulundu.
Bu kapsamda Ürdün'dekilere açık alanlarda toplanmama, siren sesleri duyulduğunda iç kısımlarda oturma ve pencerelerden uzak durmanın yanı sıra düşen nesnelere yaklaşmama çağrısı yapıldı.
Akabe iline düşen şarapnellerin, İ'ın İ'e yönelik misilleme saldırısından kaynaklı bir füzenin parçaları olduğu tahmin ediliyor.
İ Dışişleri Bakanı Erakçi'den BM'de "İ'e karşı harekete geçin" çağrısı
İ Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, BM Cenevre Ofisi'nde devam eden BM İnsan Hakları Konseyinin 59. oturumunda konuştu.
Dünyanın önemli medeniyetlerinden ve yaklaşık 100 milyon nüfusa sahip İ'ın Filistin'de korkunç bir soykırım işleyen İ tarafından acımasızca saldırıya uğradığını belirten Erakçi, "İnsan Hakları Konseyinin her bir üyesi ve gözlemci devletin bu adaletsizlik karşısında ayağa kalkması ve ahlaki sorumluluğunu yerine getirmesi gerektiğini hatırlatmak isterim." dedi.
Erakçi, "İ, BM Şartı ve bu Konseyin savunduğu tüm ilke ve kurallara aykırı davranarak İ'a sebepsiz bir saldırı başlattı. Bu, 13 Haziran Cuma gününden bu yana halkıma karşı yürütülen haksız bir savaştır. İ, askeri personele, akademisyen ve sivil halka karşı hukuka aykırı ve suç teşkil eden bir dizi operasyon gerçekleştiriyor." diye konuştu.
İ'in hastane, ulaşım altyapısı ve yerleşim alanlarına yaptığı saldırılar sonucu yüzlerce vatandaşını kaybettiğini aktaran Erakçi, "Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (UAEA) tam denetimi altında olan barışçıl nükleer tesislerimiz de hedef alındı. Oysa bu tür tesislere saldırmak uluslararası hukukta kesinlikle yasaktır. İ'in nükleer tesislere yönelik saldırıları, radyolojik sızıntı sonucu oluşabilecek çevresel ve sağlık tehlikesi göz önüne alındığında ağır savaş suçları kapsamındadır." şeklinde konuştu.
Erakçi, İ'in İ'a yönelik saldırılarının asla meşrulaştırılmaması gerektiğinin altını çizerek, bunun da bir suça ortaklık olduğunu vurguladı.
İ'ın kendini müdafaa hakkını kullandığını belirten Erakçi, "Toprak bütünlüğümüzü, ulusal egemenliğimizi ve güvenliğimizi tüm gücümüzle savunmak hakkımızdır, görevimizdir ve bunda kararlıyız. Bu, BM Şartı'nın 51. maddesinde de açıkça tanınan doğal bir haktır." değerlendirmesinde bulundu.
Erakçi, İ'in savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlediğini ve 1949'da imzalanan Cenevre Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini vurgulayarak "Son 80 yılda insan hakları ve onurunu korumak için oluşturduğumuz bu pahalı sistem ve mekanizmalar eğer bir işe yarayacaksa, işte şimdi yarayacak. Harekete geçmemiz gerekiyor, yoksa BM temelli uluslararası hukuk sistemi ciddi şekilde aşınacaktır." ifadesini kullandı.
Devam eden diplomatik bir sürecin ortasında saldırıya uğradıklarını belirten Erakçi, bunu diplomasiye ihanet ve uluslararası hukuk ile BM sisteminin temellerine yönelik benzeri görülmemiş bir darbe olarak nitelendirdi.
Erakçi, İ'e karşı harekete geçilmesi gerektiğini belirterek "Bu, insanlık medeniyeti için tarihi bir andır. Medeni bir ulus haksız bir saldırganlık savaşına girdiğinde dünya, her devlet, her BM mekanizması ve organı; saldırganı (İ) durdurmak, cezasızlığı sona erdirmek ve suçluları sorumlu tutmak için hemen alarma ve harekete geçmelidir." diye konuştu.
İ Dışişleri Bakanı Erakçi, "Bu, hayatını diyaloğa ve diplomasiye adamış biri tarafından yapılan bir çağrıdır." diyerek sözlerini tamamladı.
İ, UNESCO'dan kültürel ve doğal mirası için "acil koruma" talep etti
İ Kültürel Miras Bakanı Seyyid Rıza Salihi Emiri, İ'in saldırıları nedeniyle ülkedeki kültürel ve doğal mirasın tehdit altında olduğunu belirterek Birleşmiş Milletler (BM) ğپ, Bilim ve Kültür Örgütünden (UNESCO) acil koruma talebinde bulundu.
İ resmi ajansı IRNA, Salihi Emiri tarafından UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay’e gönderilen mektubu yayımladı.
İ'daki çok sayıda tarihi eser ve dünya mirasının doğrudan tehdit altında olduğuna dikkati çeken Bakan Salihi Emiri, "UNESCO'dan resmi açıklama yapılmasını, İ'e uyarıda bulunulmasını ve miras alanlarının korunmasına yönelik uluslararası adımlar atılmasını" istedi.
İlı Bakan, gecikmenin kültürel miras açısından telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.
BM: Bu çatışmanın genişlemesi kimsenin kontrol edemeyeceği bir yangına dönüşebilir
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, "Uluslararası Barışa ve Güvenliğine Yönelik Tehditler" başlığıyla toplanan BM Güvenlik Konseyi’nde konuştu.
İ’in İ’a saldırılarıyla başlayan çatışmanın korkunç bir bedelle hızla tırmandığını kaydeden Guterres, "Dünya giderek artan bir endişeyle izliyor. Krizlere doğru sürüklenmiyoruz, ona doğru koşuyoruz." dedi.
Guterres, "Bu çatışmanın genişlemesi, kimsenin kontrol edemeyeceği bir yangına dönüşebilir. Bunun olmasına izin vermemeliyiz." diyerek barışa şans verilmesi gerektiğini vurguladı.
Nükleer silahların yayılmasının önlenmesinin herkesin güvenliği için zorunluluk olduğunu belirten Guterres, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması'nın bunun temel taşı olduğunu ve İ'ın da buna saygı göstermesi gerektiğini söyledi.
Guterres, İ’a karşı "güven boşluğunu" kapatmanın tek yolunun diplomasi ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (UAEA) denetimi olduğunun altını çizerek, taraflar arasındaki müzakerelere geri dönülmesini talep etti.
Konuşmasında İ’in başlattığı saldırılar veya İ’in nükleer yetenekleri konusunda herhangi bir ifade kullanmadığı dikkati çeken Guterres, konseye birlik ve acil diyalog için harekete geçme çağrısında bulundu.
Guterres, "Bu belirleyici ana pişmanlıkla bakmayalım. Bölgeyi ve dünyamızı uçurumdan geri çekmek için sorumlu ve birlikte hareket edelim." ifadelerini kullandı.
UAEA Başkanı Grossi: Nükleer tesislere asla saldırılmamalı
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Başkanı Rafael Mariano Grossi de aynı oturumda, İ'in saldırı düzenlediği İ'daki nükleer tesislere ilişkin açıklamalarda bulundu.
İ'in İ'daki nükleer tesislere yaptığı saldırıların ülkedeki nükleer güvenliğin "ani" şekilde bozulmasına neden olduğunu dile getiren Grossi, bugüne kadar halkı etkileyen bir radyasyon sızıntı yaşanmadığını belirtti.
Grossi, UAEA'nın nükleer tesislerin durumunu yakından takip ettiğini ve herhangi bir nükleer duruma müdahale edebileceklerini kaydetti.
"Buşehr Nükleer Santrali"nin olası bir saldırının sonuçlarının en ciddi olabileceği nükleer saha olduğunun altını çizen Grossi, santralin faaliyette olduğunu ve binlerce kilogram nükleer maddeye ev sahipliği yaptığını söyledi.
Grossi, bölge ülkelerinin son birkaç saat içerisinde endişelerini dile getirmek üzere doğrudan kendisine ulaştıklarını aktararak "Buşehr Nükleer Santrali'ne yönelik bir saldırı, çevreye çok yüksek miktarda radyasyon yayılmasına neden olacaktır." diye konuştu.
BM raportörleri, İ'in İ'a yönelik saldırılarını kınadı
BM raportörleri, İ'in İ'a saldırılara ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, "İ'in İ'a yönelik saldırısını kınıyoruz. Bu saldırılar nükleer tesisleri, enerji, askeri altyapının yanı sıra birçok bölgedeki konut ve medya binalarını hedef aldı. Çatışmalar son bulmalı." ifadesi kullanıldı.
İ saldırılarının uluslararası hukukun temel ilkelerinin açıkça ihlali olduğuna işaret edilen açıklamada, İlı sivillerin, bilim insanlarının ve medya mensuplarını hedef alınmasına tepki gösterildi.
Açıklamada, "Gazeteciler, uluslararası hukuk kapsamında korunan siviller. Buna rağmen İ'ın devlet televizyon kanalı da hedef alındı ve 3 medya çalışanı öldürüldü. Bombalama, başkent Tahran'ın çeşitli bölgelerinde ciddi hasara ve sivil kayıplara neden oldu." ifadelerine yer verildi.
İ'ın bu saldırılara verdiği yanıtların, İ'deki askeri ve enerji altyapısının yanı sıra bir hastane ve konut binalarına zarar verdiğine de değinildi.
Uzmanlar, "İ'in saldırısı ve İ'ın yanıtı, birbirlerinin topraklarına yönelik ardışık saldırı dalgaları çok sayıda sivil kaybına yol açtı. Bu durum, yıkıcı şiddet döngüsüyle ilgili ciddi endişelerimizi doğruladı." ifadeleri kullanıldı.
İ'in İ'a şiddetli saldırılarıyla başlayan çatışma
İ, 13 Haziran'da İ’ın farklı kentlerindeki nükleer tesisler başta olmak üzere ordunun üst komuta kademesini de hedef alan geniş çaplı saldırılar düzenledi.
İ Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Genel Komutanı ve bazı üst düzey komutanlar ile 9 nükleer bilim insanı saldırılarda ölürken, toplam sivil kaybı 224 olarak açıklandı.
İ ordusunun İ’e balistik füzelerle yaptığı misillemede 25 kişinin öldüğü, 500'den fazla kişinin yaralandığı aktarıldı.
İ'in İ'a düzenlediği saldırılardaysa, İ ğı Bakanlığı'ndan 15 Haziran'da yapılan açıklamaya göre en az 224 kişi öldü, 1277'den fazla kişi yaralandı.
Türkiye başta olmak üzere çok sayıda ülke İ'i kınadı.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.