İ'in son 10 günde Gazze’ye düzenlediği saldırılarda 815 Filistinli hayatını kaybetti
İ ordusunun Gazze Şeridi'ne son 10 günde düzenlediği saldırılarda 815 Filistinli hayatını kaybetti.

Gazze/Kudüs/Washington
İ ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği, son günlerde kara saldırılarıyla yoğunlaştırdığı saldırılarında Gazze'de sivilleri hedef almayı sürdürüyor.
ğı kaynaklarından alınan bilgiye göre, İ ordusunun Gazze genelinde hedef aldığı evlerin enkazında sivil savunma ekipleri arama kurtarma çalışmaları yapıyor.
Hastane kaynaklarından alınan bilgiye göre, İ'in Gazze kentindeki Nafak caddesinde sivilleri hedef aldığı saldırıda 6 Filistinli yaşamını yitirdi.
İ ordusunun, Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Deyr Belah kentine düzenlediği saldırısında, 1'i bir günlük bebek 5 kişi yaşamını yitirdi
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi)
Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'nda İ ordusu El-Avde Hastanesi'ni hedef aldı. İ topçu birliklerinin 3'üncü katını hedef aldığı hastanedeki hasar veya can kaybı henüz bilinmiyor.
İ'in insansız hava aracıyla (İHA) Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya beldesinde bir grup sivilin bulunduğu alanı hedef aldığı saldırı sonucu 7 Filistinli hayatını kaybetti.
Avde Hastanesi kaynaklarından alınan bilgiye göre, İ'in Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Nusayrat Mülteci Kampı’nın batısındaki Tabet Nuveyri bölgesine düzenlediği hava saldırısı sonucu 2 Filistinli çocuk yaşamını yitirdi.
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için
🔹 Anlık gelişmeler için
Ayrıca arama-kurtarma ekiplerinin gece düzenlenen bombardımanda yıkılan evlerin enkazı altından 15 Filistinlinin cenazesini çıkardığı aktarıldı.
İ ordusu, Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye el-Beled'e saldırısında Nezr ailesinin evini hedef aldı
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi)
• Saldırı sonucu 2'si çocuk 3 Filistinli yaşamını yitirirken çok sayıda kişi yaralandı
• Saldırıdan etkilenenler Gazze kentindeki Ehli Baptist Hastanesi'nde tedavi altına…
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya beldesinde İ ordusunun hedef aldığı iki evde aralarında çocukların da bulunduğu 12 Filistinli hayatını kaybetti.
dzٴğ: Ali Jadallah/AA
İ ordusunun, Gazze'nin orta kesimindeki Deyr el-Belah kentinde bombaladığı evde ise biri bebek 5 kişi yaşamını yitirdi, 10 kişi de yaralandı.
Gazze'nin güneyindeki Han Yunus kentinde İ ordusunun "el-Masri" ailesine ait evi hedef alması sonucu da 4 Filistinli öldü, yaralananlar ve enkaz altında kaybolanlar oldu.
İ ordusunun Han Yunus ve Cibaliya'da 2 eve düzenlediği saldırılarda ise aralarında çocukların da bulunduğu 7 kişi hayatını kaybetti.
İ ordusunun Gazze-Avrupa Hastanesi çevresinde bir aracı İHA ile hedef alması sonucu 4 Filistinli yaşamını yitirirken, ordunun Deyr el-Belah'taki saldırısında da bir Filistinli öldü.
dzٴğ: Hani Alshaer/AA
İ ordusu, kara saldırılarını genişlettiği Gazze'ye hava bombardımanlarını da yoğunlaştırıyor
Yaklaşık 2,3 milyon Filistinlinin yaşadığı Gazze Şeridi'ne yönelik İ saldırılarının şiddetti giderek yoğunlaşıyor.
Gazze'ye 2 ay boyunca tek bir yardım tırının dahi girişine izin vermeyen İ ordusunun saldırıları nedeniyle bölgedeki Filistinliler bir kez daha zorla yerinden olarak bilinmeze doğru yola koyuluyor.
İ saldırılarının başladığı 7 Ekim 2023'ten bu yana defalarca yerlerinden olan Gazzeliler, kara saldırılarının yanı sıra hava bombardımanlarıyla da hedef alınıyor.
dzٴğ: Dawoud Abo Alkas/AA
İ ordusundan yapılan yazılı açıklamada, son 24 saatte Gazze'de 115'ten fazla yere hava saldırısı düzenlendiği belirtildi. Ayrıca İ Deniz Kuvvetlerinin de "kara saldırılarına katılan güçlere destek amacıyla" Gazze'nin kuzeyindeki bazı bölgeleri bombaladığı ifade edildi.
Ordudan yapılan dün açıklamada, son 24 saatte Gazze'ye 100'den fazla hava saldırı düzenlendiği belirtilmişti.
İ ordusu, 18 Mayıs'ta Gazze'de işgali genişletip kalıcı hale getirmeyi amaçlayan kara saldırılarını başlatmıştı.
dzٴğ: Khames Alref/AA
İ'in Gazze'ye son 10 günde düzenlediği saldırılarda 815 Filistinli hayatını kaybetti
Gazze'deki Filistin ğı Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İ'in devam eden saldırılarında yaşanan can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.
Bu verilere göre, İ ordusunun Gazze'ye son 10 günde düzenlediği saldırılarda 815 Filistinli hayatını kaybetti.
Son 24 saatte Gazze'deki hastanelere 82 ölü ve 262 yaralının getirildiği kaydedildi.
İ ordusunun Gazze'de 19 Ocak'ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart'tan bu yana düzenlediği saldırılarda 3 bin 509 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 9 bin 909 kişinin de yaralandığı belirtildi.
İ'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının ise 53 bin 655'e, yaralıların sayısının da 121 bin 950'ye yükseldiği bildirildi.
Gazze Şeridi'nde enkaz altında hâlâ binlerce ölü olduğu belirtiliyor.
dzٴğ: Dawoud Abo Alkas/AA
Gazze'deki hükümet: İ, taahhütlerini ihlal ederek Gazze'ye insani yardım girişini 3 gündür engelliyor
Gazze'deki hükümetin Medya Ofisinden, Gazze'ye ulaştırılacağı duyurulan yardım tırlarına ilişkin açıklama yapıldı.
Açıklamada, "İşgalci İ daha önce duyurduğu taahhütlerini açık bir şekilde ihlal ederek insani yardım tırlarının Gazze Şeridi'ne girişini üst üste üç gündür engellemeye devam ediyor." ifadesi kullanıldı.
dzٴğ: Hani Alshaer/AA
İ'in Gazze'de sebep olduğu insani felaket şartlarında 2,4 milyon Filistinliye karşı sistematik aç bırakma ve kuşatma politikası uyguladığı vurgulandı.
İ'in Gazze'de sağlık ve yaşam şartlarının kötüleştiği, gıda, ilaç ve yakıt sıkıntısının en yüksek boyutlara ulaştığı bir dönemde "yasal veya insani hiçbir gerekçe olmadan" 19 Mayıs'ta izin vereceğini iddia ettiği yardım girişlerini durdurduğu ifade edildi.
� (Gazze’ye giden) Yardım tırlarında ne olduğunu anlatayım. Bunlar bebek maması, bebekler için gıda
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi)
� Eğer önümüzdeki 48 saat içinde ulaşamazsak 14 bin bebek ölecek
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Tom Fletcher, BBC'nin Radio 4…
Açıklamada, "Bu tutum, sınır kapılarını 80 gündür kapalı tutan işgalci İ'in sivillere karşı gıda ve ilacı kasıtlı bir şekilde savaş silahı olarak kullandığını doğruluyor. Bu durum, uluslararası insancıl hukukun ve tüm insani sözleşmelerin ihlalidir. Bu saldırgan politikanın sonuçlarından İ sorumludur." ifadelerine yer verildi.
dzٴğ: Hani Alshaer/AA
İ'in Gazze'nin sınır kapılarını açması ve insani yardım girişinin engelsiz bir şekilde sağlanması için uluslararası toplum, Birleşmiş Milletler ve insan hakları kuruluşlarına acil harekete geçme ve İ'e baskı yapma çağrısı yapıldı.
İ'in 18 yıldır Gazze'ye uyguladığı ablukanın sona erdirilmesi için ciddi eyleme geçilmesi istendi.
BM: İ tır geçişine izin vermesine rağmen Gazze'de henüz yardım dağıtılamadı
Birleşmiş Milletler (BM) Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın toplantısında Gazze'ye yardım girişlerine ilişkin konuştu.
dzٴğ: Hani Alshaer/AA
Pazartesi günü dört tır bebek mamasının, salı günü de un, ilaç ve gıda ürünleri gibi temel ihtiyaç malzemeleri taşıyan birkaç tırın Gazze'ye giriş yaptığını belirten Dujarric, ancak bu yardımların BM depolarına taşınarak dağıtımının yapılamadığını kaydetti.
Dujarric, "Bugün ekiplerimizden biri, Kerem Şalom sınır kapısındaki malzemeleri toplamak için saatlerce bekledi. Ancak bu malzemeler depolarımıza ulaştırılamadı." ifadelerini kullandı.
dzٴğ: Ali Jadallah/AA
İ'in jeneratörlerini hedef aldığı Endonezya Hastanesi hizmet dışı kaldı
Gazze'deki ğı Bakanlığı, İ'in Gazze’nin kuzeyindeki Beyt Lahiya beldesinde jeneratörleri ile yakıt depolarını hedef aldığı Endonezya Hastanesi’nin hizmet dışı kaldığını duyurdu.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, Endonezya Hastanesi’nin jeneratörleri ve yakıt depoları hedef alınması sonucu hizmet dışı kalmasıyla, Gazze Şeridi’nde soykırım nedeniyle hizmet veremeyen hastane sayısının 20’ye yükseldiği, halihazırda yalnızca 18 hastanenin kısmi kapasiteyle hizmet vermeye devam ettiği belirtildi.
Açıklamada, Gazze Şeridi'nde İ’in sürdürdüğü saldırı ortamında acil sağlık hizmeti sunan 9 sahra hastanesinin faaliyet göstermekte olduğuna işaret edildi.
İ ordusunun hastaneye ait 3 elektrik jeneratörünü ve yakıt depolarını hedef aldığı, bunun da hastanenin tamamen hizmet dışı kalmasına neden olduğu ifade edilen açıklamada, hastanenin İ güçleri tarafından kuşatma altında tutulduğu kaydedildi.
Açıklamada, Endonezya Hastanesi’nin hizmet dışı kalmasının ardından Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki sağlık durumunun “felaket” boyutuna ulaştığı aktarıldı.
Yaralılar ile hastalar için sağlık hizmetlerinin çökme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunulan açıklamada, bu durumun hastanelerdeki insani ve tıbbi krizi daha da derinleştirdiğine dikkat çekildi.
dzٴğ: Ali Jadallah/AA
Gazze Şeridi’ndeki tüm hastanelerindeki jeneratörlerin çalıştırılması için gerekli yağ ve yedek parçalarda ciddi bir eksiklik yaşandığı, şu anda yalnızca sınırlı miktarda yakıtla çalıştıkları ve bunun acil sağlık hizmetlerinin sürdürülmesinin önünde tehlike arz ettiği belirtildi.
Açıklamada, sağlık sisteminin tamamen çökmesini önlemek amacıyla uluslararası ve insani kuruluşlara, "hastanelere jeneratör girişine ve yakıt tedarikinin artırılmasına izin vermesi için işgalci İ’e baskı yapmaları" çağrısında bulunuldu.
DSÖ: Gazze'deki sağlık sistemini kırılma noktasının ötesinde
Dünya ğı Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, İ'in yoğun saldırıları ve ablukası altında bulunan Gazze'deki duruma ilişkin X'ten paylaşımda bulundu.
İ'in Gazze'deki yoğunlaştırılmış kara saldırıları ve yeni tahliye taleplerinin sağlık sistemini kırılma noktasının ötesine taşıdığına işaret eden Ghebreyesus, Endonezya Hastanesi, Kemal Advan Hastanesi, El-Avde Hastanesi, 3 sağlık ocağı ve 4 sağlık noktasının 20 Mayıs'ta duyurulan tahliye bölgesinin içinde kaldığını bildirdi.
dzٴğ:Dawoud Abo Alkas/AA
Ghebreyesus, diğer 2 hastane, 4 sağlık ocağı ve 6 sağlık noktasının ise bu alanın bir kilometre uzağında kaldığını bildirerek, "Kemal Advan Hastanesi, yakınlardaki saldırılar ve hastalar ile personel arasındaki panik nedeniyle şu anda hizmet dışı, tesiste hasta kalmadı. Erişilemeyen Endonezya Hastanesi çevresinde askerler bulunuyor. Gazze'nin kuzeyinde hizmet veren hastane olan El-Avde, güvenlik ve erişim kısıtlamaları nedeniyle bunalmış durumda ve kapanma riski altında." ifadelerini kullandı.
dzٴğ: Hani Alshaer/AA
Gazze'nin güneyindeki Gazze-Avrupa Hastanesi ile diğer sağlık alanlarının 19 Mayıs'ta duyurulan tahliye bölgeleri içinde kaldığını belirten Ghebreyesus, Nasır Hastanesi, Aksa Şehitleri Hastanesi, 5 sağlık ocağı ve 17 sağlık noktasının bu alana yaklaşık bir kilometrelik mesafede yer aldığını bildirdi.
Ghebreyesus, "Gazze'deki sağlık tesisleri saldırıya uğramasa veya tahliye edilmeye zorlanmasa dahi buralara yönelik saldırılar ve askerlerin orada bulunması, hastaların bakıma erişimi ile DSÖ'nün hastanelere yeniden tedarik sağlamasını engelliyor. Bu durum da hastaneleri hızla işlevsiz hale getirebilir. Bu durumu birçok kez gördük, bir daha yaşanmasına izin verilmemeli. DSÖ sağlık hizmetlerinin derhal korunmasını talep ediyor. Hastaneler asla militarize edilmemeli veya hedef alınmamalı. Ateşkes sağlanmalı." ifadelerini kullandı.
Gazzelilerin temiz içme suyuna ulaşması neredeyse imkansız hale geldi
İ'in yaklaşık 20 aydır saldırılarını giderek şiddetlendirdiği Gazze Şeridi'nde kamplarda kalan yerinden edilmiş Filistinliler, insani kullanıma uygun olan az miktardaki suya erişebilmek için saatlerce uzun kuyruklarda bekliyor.
Nüfusu 2,3 milyon olan Gazze'de kişi başına düşen su tüketim oranı 7 Ekim öncesindeki 84,6 litreden "3 ila 5 litre" arasına düştü.
Dünya ğı Örgütü'nün (DSÖ) acil durumlarda kişi başına düşen günlük su miktarını 20 litre olarak değerlendirdiği göz önüne alındığında, bu düşüş Gazze'deki su ihtiyacının "felaket boyutlarda" olduğunu gösteriyor.
Gazze Şeridi'nde İ saldırıları sebebiyle yerinden edilen çok sayıda Filistinlinin, temel temizlik malzemelerinin dahi zor bulunduğu kalabalık barınaklarda kaldığı göz önüne alındığında su tüketim miktarındaki bu düşüş kişisel hijyene ve toplum sağlığına doğrudan etki ediyor ve hastalıkların yayılmasına neden oluyor.
Ayrıca, temiz içme suyu eksikliği de dehidrasyon ve böbrek hastalıklarına yol açabiliyor.
Gazze ğı Bakanlığı Çevre Sağlığı ve İş Güvenliği Dairesi Müdürü Eylem er-Remlavi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İ'in Gazze'de sürdürdüğü şiddetli saldırıların "hayatın her alanını" mahvettiğini söyledi.
Remlavi, su ve kanalizasyon sisteminin İ saldırılarından en çok etkilenen alanların başında geldiğini ve bunun halk sağlığı durumuyla doğrudan bağlantılı olduğunu belirtti.
"Kişi başına düşen günlük su miktarı büyük oranda düştü." diyen Remlavi, İ'in altyapıyı tahrip etmesi, elektrik tedarikini kesmesi, yakıt ve temel malzemelerin girişini engellemesi sebebiyle su tedarikinin neredeyse tamamen durma noktasına geldiğini aktardı.
Remlavi, savaş öncesinde %4 olan su kirliliği oranının şu anda %25’e yükseldiğini ve bu artışın nedeninin ise, su ve kanalizasyon şebekeleri, kuyular ve arıtma tesislerinin büyük ölçüde tahrip edilmesi ile dezenfektan malzemelerinin girişinin engellenmesi olduğunu ifade etti.
Remlavi, "Gazze’deki ailelerin, özellikle de yerinden edilmiş olanların %90’ı temiz suya erişimde ciddi sıkıntılar yaşıyor." dedi.
Mevcut asgari derecedeki suyun kişisel hijyen için yeterli olmadığını belirten Remlavi, kirli su tüketimi veya kanalizasyon suyuyla sulanan tarım alanları sebebiyle ishal, kanlı ishal, çocuk felci, hepatit A ve böbrek hastalıkları gibi hastalıkların yayıldığını kaydetti.
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'a bağlı Mevasi bölgesinde, atıkların birikmesi ve başıboş hayvanlar ile kedilerin varlığı nedeniyle büyük bir uyuz salgını yaşandığına dikkat çeken Remlavi, oluşan çevre kirliliğinin böceğin üremesi için ideal bir ortam oluşturduğunu söyledi.
Saldırılardan önce Gazze'de 250 ila 260 arasında kuyu olduğuna ve bunların Gazze sakinlerine yeraltı suyu pompaladığına işaret eden Remlavi, halihazırda sadece 118 kuyu kaldığını ve bunların sayısının devam eden bombalamalar, tahliyeler ve yerinden edilmelerle günden güne azaldığını aktardı.
Remlavi, kampların atık sularını bertaraf etmek için foseptik çukurlarının çözüm olabileceğini ancak bunun da yeraltı sularını kirletme ve salgın hastalık olasılığını artırma tehdidi oluşturduğuna dikkati çekti.
Yakıt sıkıntısı ve tesislerin tehlikeli konumlarda bulunması nedeniyle atık suların arıtılmadan denize pompalandığını belirten Remlavi, bu durumun kirliliği artırdığını ve deniz yaşamını tehdit ettiğini kaydetti.
"Devam eden abluka ile yakıt ve erzak girişinin yasaklanması nedeniyle durumun daha da kötüleşmesi muhtemel." diyen Remlavi, Gazzelilerin sınırlı miktarda su bulunması nedeniyle günlük su ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını vurguladı.
Filistin Devlet Başkanı, dünya liderlerine Gazze'ye yardım ulaştırılması için acil harekete geçme çağrısı yaptı
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, uluslararası topluma İ saldırıları altındaki Gazze Şeridi'nde ateşkes yapılması ve insani yardım girişinin sağlanması için acil harekete geçme çağrısında bulundu.
dzٴğ:Abed Rahim Khatib/AA
Filistin haber ajansı WAFA'da yer alan habere göre, Filistin Devlet Başkanı Abbas, yaptığı yazılı açıklamada, "Dünya liderlerini, Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilere yönelik ablukayı kırmak, insani ve tıbbi yardımların kara, deniz ve hava yoluyla girişine izin vermek, saldırıları derhal ve kalıcı olarak durdurmak, tüm tutuklu ve esirleri serbest bırakmak ve İ'in Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesini sağlamak için acil ve kararlı adımlar atmaya çağırıyorum." ifadelerini kullandı.
Abbas, ayrıca Filistin Devleti'nin Gazze Şeridi'nin tüm sorumluluğunu üstlenmesi çağrısında bulunarak, şöyle devam etti:
"İ işgal güçlerinin işlediği soykırım, yıkım ve açlığa mahkum etme suçlarına artık sessiz kalmak mümkün değildir."
"Filistin Devleti'nin Gazze Şeridi'nin ayrılmaz bir parçası olduğunu" kaydeden Abbas, Gazze'de yeniden inşa sürecinin başlatılması ve Filistin topraklarını gasbeden İlilerin işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki toprak gaspının ve saldırılarının durdurulması gerektiğini vurgulayarak başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin iki devletli çözüm temelinde tanınması çağrısını yineledi.
dzٴğ:Abed Rahim Khatib/AA
Aşırı sağcı İliler, Gazze'ye giden yardım tırlarını engellemeye çalışıyor
Aşırı sağcı gruplar, sosyal medya üzerinden gerçekleştirdikleri çağrıyla, Gazze Şeridi'ne yardımların gönderileceği Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı çevresinde toplandı.
İli aşırı sağcı gruplar, Tel Aviv yönetiminin Gazze'ye temel miktarda yardımın girişine izin veren kararını protesto ederek, bölgeye açılan Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı yakınlarında insani yardım tırlarını engellemek için eylem yaptı
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi)
AA Muhabiri Faruk Hanedar konuya ilişkin…
Çevrede yoğun biçimde konuşlanan İ polisi, zaman zaman aşırı sağcı gruplara müdahale etti.
Askeri araç sevkiyatını alkışlarla karşılayan aşırı sağcı İliler, az sayıdaki yardım tırına ise tepki gösterdi, trafikte ilerleyişlerini engellemeye çalıştı.
dzٴğ: Mostafa Alkharouf/AA
Aşırı sağcılara karşı çıkan bir grup İli insan hakları aktivisti de aynı bölgeye geldi.
İki grup arasında zaman zaman sözlü atışmalar yaşanırken İ polisi araya girerek tarafları ayırdı.
Aşırı sağcı gruptan Michael Rascass, AA muhabirine, yardım girişini engellemek için gösteriye katıldığını belirterek, Gazze Şeridi'ndeki İli esirleri geri getirmek için bunu yaptığını savundu.
Gazze'deki esirleri getirmek için "hem askeri hem de her türlü baskıyı yapmaları gerektiğini" ileri süren Rascass, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun uluslararası baskıyla karşı karşıya olduğunu, kendilerinin de karşı baskı yapmaya çalıştıklarını dile getirdi.
Gazze'deki Filistinlilerin aç bırakılmasının ahlaki olup olmadığı sorulan Rascass, "Onları beslemek benim sorumluluğum veya mecburiyetim değil. Ahlaki olan esirlerin geri gelmesi gerekiyor." ifadesini kullandı.
dzٴğ: Mostafa Alkharouf/AA
"Etnik temizlik ve soykırıma izin veremeyiz"
İnsan hakları aktivisti Sahal ise Gazze'ye insani yardımın girmesini sağlamak için buraya geldiğini dile getirdi.
İnsanların temel gıda ve ilaçtan mahrum bırakılmasının "kabul edilemez" bulduğunu aktaran Sahal,"Yahudilerin tarihini, bir dönem yardımların kendisinden engellendiğini unutması çok üzücü. Bu merhametsiz. Bu yaşadığımız toprakları daha iyi hale getirmek için umarım bunu (aşırı sağcılar) anlarlar. İnsanların soykırıma ve etnik temizliğe maruz kalmasına izin veremeyiz. Umarım uluslararası toplum baskıyı sürdürür ve İli politikacılar da akıllarını başlarına alır." diye konuştu.
İ ordusu, Gazze'nin kuzeyi için tahliye uyarısı yaptı
İ Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X sosyal medya hesabından paylaştığı haritada Gazze'nin kuzeyindeki bazı bölgeler için tahliye uyarısında bulundu.
Adraee, Gazze'nin kuzeyindeki "Gabn, Şeyma, Fedus, Menşiye, Şeyh Zayid, Selatin, Kerame, Beyt Lahiye Projesi, Zuhur, Tel Zater, Nur, Abdurrahman, Nahda ve Cibaliya Kampı'ndaki" Filistinlilere bulundukları bölgeleri terk etme çağrısı yaptı.
Söz konusu bölgelerdeki tahliye uyarısının barınma merkezleri için de geçerli olduğunu aktaran Adraee, "Bu saldırıdan önceki son uyarıdır." ifadesini kullandı.
İ Ordu Sözcüsü, sivillerin güvenlikleri için derhal güneye yönelmeleri gerektiğini ifade etti.
ABD Dışişleri Bakanı: "(Gazze'ye) Birkaç gün içinde daha fazla yardımın akmaya başlamasını bekliyoruz"
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Gazze'ye gıda girişlerinin artması konusunda İ tarafıyla görüştüklerini kaydederek, "Aslında, önümüzdeki birkaç gün içinde (Gazze'ye) daha fazla yardımın hızla akmaya başlamasını bekliyoruz." dedi.
Bakan Rubio, Gazze protestolarına da maruz kaldığı Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesindeki bütçe oturumunda, Gazze'ye insani yardım girişlerinin İ tarafından engellenmesine ilişkin soruları yanıtladı.
Rubio'ya Gazze'ye daha fazla yardım çağrısında bulunan Demokrat Kongre üyesi Madeleine Dean, "Sayın Bakan, Gazze açlıktan ölüyor." diye seslendi.
Dean, Papa 14. Leo'nun da Gazze'deki insani krize acil çözüm çağrısında bulunduğunu hatırlatarak, "Geçen hafta itibariyle Birleşmiş Milletler (BM), en az 57 çocuğun yetersiz beslenme nedeniyle öldüğünü ve 14 bin çocuğun da açlıktan ölmek üzere olduğunu teyit etti. Yiyecekler günlerce, haftalarca sınırın hemen ötesinde duruyor. Gazze'de masum çocuklar ölüyor." diye konuştu.
ABD'li Kongre üyesi, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Papa, bunun bedelinin çocuklar, yaşlılar ve hastalar tarafından ödendiğini söyledi. Sayın Bakan Rubio, size sesleniyorum ve Papa'nın çağrısına uyarak, yiyecek ve suya muhtaç çocukları, karınlarını doyurma imkanı olmayan bebekleri kurtarmak için inancımız gereği bir duruş göstermenizi rica ediyorum. Gazze'ye yardım ulaştırmak için taahhütte bulunacak mısınız?"
Dean'in sözlerine cevap veren Rubio ise Gazze'ye daha fazla yardım girmesi için çalıştıklarını ifade etti.
Rubio, "İlilerden (Gazze'ye) daha fazla yardım akışına izin vermelerini istedik, sanırım onların bilgisi bu yönde. Aslında bu hafta sonu Roma'da gıda programı ekibiyle bir araya geldim. Gıda dağıtımı için bir sistemin olduğuna inanıyoruz. Onları bu yönde teşvik etmeye devam edeceğiz. Aslında, önümüzdeki birkaç gün içinde daha fazla yardımın hızla akmaya başlamasını bekliyoruz." diye konuştu.
İngiltere, Gazze için 4 milyon sterlin insani yardım sözü verdi
İngiltere, Gazze'ye 4 milyon sterlin insani yardım desteğinde bulunacağını bildirdi.
İngiltere Dışişleri Bakanlığında Uluslararası Kalkınmadan Sorumlu Devlet Bakanı Jenny Chapman, İ ve işgal altındaki Filistin topraklarına gerçekleştirdiği ilk ziyarete ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Bakan Chapman, İngiliz hükümetinin, Gazze için 4 milyon sterlin tutarında insani yardım sözü verdiğini duyurdu.
Gazze halkına yönelik yardımın ulaşmamasını ve bu yardımdaki eksikliği "dehşet verici" olarak nitelendiren Chapman, şunları kaydetti:
"İ hükümetinin yardım görevlilerine tam insani erişim izni vermemesi korkunç bir durum. Gazze'ye çok az sayıda yardım kamyon girebiliyor. Birleşmiş Milletler (BM), aralarında çocukların da bulunduğu yaklaşık yarım milyon Filistinlinin açlıkla karşı karşıya olduğu uyarısında bulundu. İngiltere'nin tavrı net, İ, Filistin halkının çektiği acıları uzatarak güvenliğini sağlayamayacak."
Bakan Chapman, Gazze'de acil ateşkesin sağlanmasına, tüm esirlerin serbest bırakılmasına, yardımların artmasına ve uzun vadeli barışa giden yolun açılmasına ihtiyaç olduğunun altını çizdi. �
BM: Gazze'ye girişine izin verilen az sayıdaki yardımlar güvenlik nedeniyle hala dağıtılamadı
Birleşmiş Milletler (BM), İ’in kontrolü altında bulunan Gazze’nin Mısır sınırındaki Kerem Ebu Salim kapısından çok az miktarda insani yardım kamyonunun geçişine izin verildiğini ancak güvenlik nedeniyle kamyonların bekletildiğini ve hala hiçbir yardımın dağıtılamadığını açıkladı.
BM Genel Sekreter Sözcüsü Stephan Dujarric, günlük basın toplantısında gelişmeleri değerlendirdi.
İ’in Gazze’ye Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı'ndan yaklaşık 100 civarında yardım kamyonunun içeri girmesine izin verdiğini belirten Dujarric, ancak güvenlik nedeniyle hiçbir yardımın dağıtılamadığını ve kamyonların sınır girişinde bekletildiğini kaydetti.
Dujarric, “İ yetkililer, ekiplerimize yalnızca Gazze'deki uzun süreli yoksunluk nedeniyle yağmalanma olasılığının yüksek olduğu aşırı kalabalık ve güvensiz bir bölgeden geçmesine izin verdi. Bu güvensizlik, İ yetkililerinin 11 haftadan uzun süredir uyguladığı ablukadan kaynaklanıyor." ifadelerini kullandı.
Söz konusu yardım kamyonlarının Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı girişinde bekletildiğini belirten Dujarric, “Kerem Ebu Salim sınırından nihayet girmesine izin verilen çok az sayıdaki yardımın Gazze'deki büyük ihtiyaçları karşılamaya yetmediğini ve çok daha fazla yardıma ihtiyaç duyulduğunu vurgulamak önemli.” dedi.
Dujarric, hijyen malzemeleri ve yakıt gibi diğer hayatı öneme sahip malzemelerin ise İli yetkililer tarafından Gazze'ye girişine izin verilmediğinin altını çizdi.
Bölgedeki durumun "akışkan" olduğunu belirten Dujarric, BM yardım personelinin, İli yetkililerle Gazze içine yardımın en iyi yoldan nasıl ulaştırılacağı konusunda temaslarını sürdürdüğünü ekledi.
Dujarric, Gazze Şeridi’nde İ’in hava ve topçu saldırılarının devam ettiğine işaret ederek, “BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi'ne (OCHA) göre, Gazze Şeridi'nin yüzde 80'i artık ya yerinden etme emirlerine tabi ya da İ'in askeri kontrol altına aldığı bölgelerde bulunuyor. Bu bölgeler, insani yardım görevlilerinin, İ güvenlik yetkilileriyle koordine içinde olmalarını gerektiriyor." dedi.
Toplantıda AA muhabirinin, bazı Avrupa ülkelerinin İ’in Gazze’ye insani yardımların geçişine izin vermediği takdirde yeni adımlar atacağını açıklamasıyla ilgili bir sorusuna yanıt veren Dujarric, “Bu ifadeleri çok duyduk. Taraflardan biri veya her ikisi üzerinde nüfuz sahibi olan her üye devletin aynı yönde çalışmasının, yani bu çatışmayı sonlandırmak, insani yardımları ulaştırmak, barış sürecini tekrar rayına oturtmak ve rehineleri kurtarmak için çalışmasının zorunlu olduğunu düşünüyoruz." şeklinde konuştu.
Hafta başında İngiltere, Fransa ve Kanada, İ'i Gazze'ye yönelik saldırılarını derhal durdurmaya çağırarak, "İ yeni askeri operasyonlarını durdurmaz ve insani yardıma koyduğu engelleri kaldırmazsa bunlara karşı daha somut adımlar atacağız." açıklamasını yapmıştı.
Açıklamada, İ'in Gazze'deki saldırılarını genişletme kararı da kınanarak, "Gazze'deki insani durumun kabul edilemez seviyede" olduğu belirtilmiş ve "İ hükümetini Gazze'deki askeri operasyonlarını derhal durdurmaya ve Gazze'ye insani yardım girişine izin vermeye çağırıyoruz." ifadesine yer verilmişti.
İ'in işgal altındaki Batı Şeria'da Filistinlilere yönelik baskın ve saldırıları
Filistin Esirler Cemiyeti ile Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyetinden yapılan ortak açıklamada, İ askerlerinin işgal altındaki Batı Şeria'da baskınlarını sürdürdüğü belirtildi.
İ ordusunun bu baskınlarda aralarında kadınlar ve eski tutukluların da bulunduğu 20 Filistinliyi daha gözaltına aldığı bildirildi.
İşgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde, İ ordusunun ocak sonundan bu yana Cenin ve Tulkerim kentlerine yönelik saldırılarını sürdürdüğü aktarıldı.
İ ordusunun saldırılarında yüzlerce kişinin gözaltına alındığı hatırlatıldı.
İ askerlerinin baskınlar sırasında Filistinli ailelere kötü muamelede bulunduğu, evlerine ve yaşadıkları bölgelerdeki altyapıya zarar verdiği kaydedildi.
İ ordusunun Filistinlilerin evlerini kışlaya çevirdiği ve bölge sakinlerini göçe zorladığı da ifade edildi.
Öte yandan yerel kaynaklar, İ ordusunun Batı Şeria'nın Cenin kentindeki Kubatiyye beldesine baskın düzenlediğini ve burada bir kişiyi yaraladığını bildirdi.
Filistin Kızılayı, genç Filistinlinin karnından vurulduğunu ve hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındığını açıkladı.
Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İ güçleri, buldozerler ve iş makinaları eşliğinde El-Halil kentine baskın düzenledi, ardından "Kavasimi" ailesine ait bir binanın bazı kısımlarını yıkmaya başladı.
İ makamlarının daha önce Ocak 2024’te yıkılan bir evin kalıntıları üzerine inşa edildiği gerekçesiyle bu yıkım işlemini gerçekleştirdiği ileri sürüldü. Söz konusu ev, Kasım 2023’te bir İ askerinin öldüğü ve 7’sinin yaralandığı silahlı saldırının faili olduğu öne sürülen Abdulkadir Kavasmi’nin aralarında olduğu 3 kişinin öldürülmesinin ardından yıkılmıştı.
Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı (Utanç Duvarı) ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Komitesinin yayımladığı aylık rapora göre, İ, nisan ayında yaklaşık 150 yıkım gerçekleştirdi.
İ'in Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.
Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim 2023'ten beri İ askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İlilerin saldırılarında 171'i çocuk olmak üzere 969 Filistinli hayatını kaybetti.
Bu sürede 7 binden fazla Filistinli yaralandı, yaklaşık 17 bin kişi gözaltına alındı.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.