Tekstil atıkları gönüllü kadınların elinde çanta, bere ve kalem kutusuna dönüşüyor
쾱ş'in merkez Tepebaşı Belediyesince hayata geçirilen "Kadınlar Üretiyor, Çocuklar Gülümsüyor Projesi" ile tekstil firmalarının atık ürünleri, gönüllü kadınlar tarafından çanta, kalem kutusu ve bere gibi işlevsel ürünlere dönüştürülüyor.

쾱ş
Tepebaşı ilçesinde sürdürülebilirlik, geri dönüşüm ve kadınların sosyal güçlenmesini merkeze alan proje kapsamında 154 gönüllü kadın, hem mesleki becerilerini geliştiriyor hem de çevresel farkındalık kazanıyor.
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için
🔹 Anlık gelişmeler için
Geri dönüştürülen malzemelerle hazırlanan ürünler, üzerlerine eklenen QR kodlarla dijital ürün pasaportu taşıyor. Bu kodlar aracılığıyla üretim süreci, kullanılan malzemeler, üretici bilgileri ve çevresel katkılar takip edilebiliyor. Dönüştürülen ürünlerin, projenin sonunda sergilenmesi ve kırsal mahallelerdeki ihtiyaç sahibi çocuklara hediye edilmesi hedefleniyor.
Tepebaşı Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü ğپ Koordinatörü Biyolog Sinem Er, AA muhabirine, projenin çevreci vizyonla hayata geçirildiğini söyledi.
"İklim Sözcüleri Programı" ile 2022 yılından beri gönüllü katılımcılarla çalışmalar yürüttüklerini anlatan Er, "Bu projede de tekstil firmalarından hijyenik koşullarda atık tekstil malzemeleri temin ettik. Hedefimiz, çocukları mutlu ederken aynı zamanda çevre bilinci kazandırmak." ifadelerini kullandı.
Döngüsel moda ile sosyal fayda birleşti
Projenin fikir öncülerinden 쾱ş Osmangazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü doktora öğrencisi ve Tepebaşı Belediyesi gönüllü iklim sözcüsü Ezgi Zengin de "döngüsel moda" üzerine çalışırken "dijital ürün pasaportu" kavramıyla tanıştığını söyledi.
Dijital ürün pasaportu fikrini sosyal projeye dönüştürüp hem akademik hem de yerel düzeyde fayda üretmek istediğini belirten Zengin, "Bu konu aklımın bir köşesinde hep vardı. Sinem Er ile proje fikrimi paylaştım ve çok beğenildi." diye konuştu.
Zengin, dört kişilik ekiple yola çıktıklarını, tekstil alanında Türkiye'de 2026-2030 yıllarında dijital ürün pasaportu kavramının zorunlu hale geleceğini ve projenin bu yönüyle de Türkiye'de öncü niteliği taşıdığını vurguladı.
Ürettikleri ürünlere gönüllü kadınlar tarafından dijital ürün pasaportunun dikildiğini kaydeden Zengin, "Dijital ürün pasaportu kapsamındaki ürünlerin QR kodları var. Bu kodla proje detayı, nerede ve kimler tarafından üretildiği, hangi sürdürülebilir amaçlara hitap ettiği ve üretici kadınlarımızın mesajları gibi bilgiler yer alıyor." dedi.
Projenin fikir öncülerinden Bengisu Almıla Hekim ise projeyle 쾱ş'de fark yaratmayı hedeflediklerini dile getirerek, "Fark yaratma konusunda paydaşlarımıza ihtiyacımız vardı. 쾱ş'deki tekstil firmalarının yanı sıra Türkiye genelindeki fermuar ve aksesuar üreticilerinden de destek aldık." diye konuştu.
Hekim, projenin 5 ila 9 yaş aralığındaki çocuklara yönelik olduğunu belirterek, üretimlerinin sosyal fayda sağlamanın yanı sıra ileride çeşitli yarışmalara da katılacak şekilde geliştirildiğini ifade etti.
Dikim atölyesi sahibi Selda Ertürk de proje ekibine eğitmen olarak destek verdiğini, biriken işleri ve tasarımları kendi atölyesinde yaptığını dile getirdi.
"Tişört için 2 bin 700 litre su harcanıyor"
Projeye katkı veren Nefise Kızılkale de bir tişört üretiminde ortalama 2 bin 700 litre su harcandığının altını çizerek, "Bu bilgiyi öğrendiğimde geri dönüşümün önemini bir kez daha fark ettim. Projemiz sayesinde atıkları değerlendirerek çocukları mutlu ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.