ݲõ³Ù²¹²Ô²ú³Ü±ô
°Õܱʸ鴡³Ò Metal Madencilik tarafından iÅŸletilen KışladaÄŸ Altın Madenine yönelik devam eden hukuki süreç kapsamında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararı, yarın UÅŸak İdare Mahkemesi'nde ele alınacak.
°Õܱʸ鴡³Ò, yaptığı açıklamada KışladaÄŸ Altın Madeni'ne iliÅŸkin AİHM kararları hakkında bilgi paylaÅŸtı.
"ÇED Olumlu" kararının iptali amacıyla 2004'te açılan dava dosyasında yer alan uzman görüşlerinin, davacılara ayrıca tebliğ edilmemesi nedeniyle AİHM'in yeniden yargılama kararı aldığı belirtilerek, "AİHM kararının, davanın esasına etki eden bir yönü bulunmuyor. Yalnızca yargılama sürecindeki usule ilişkin bu durum, işletmenin faaliyetlerini etkilemeyecek." ifadeleri kullanıldı.
Åžirket, bazı basın organlarında yer alan ve AİHM kararının görüşüleceÄŸi davaya etki edeceÄŸi iddia edilen su analiz raporlarına iliÅŸkin, "°Õܱʸ鴡³Ò, KışladaÄŸ iÅŸletmesinin üretim faaliyetlerine dahi geçilmeden önce ilgili bakanlıklar ve UÅŸak ValiliÄŸi tarafından oluÅŸturulan komisyon tarafından 19 yıldır düzenli olarak çevresel denetimlere tabi tutuluyor. Bugüne kadar gerçekleÅŸtirilen tüm bu denetimler sonucunda herhangi bir uygunsuzluk tespit edilmedi. Bu durum, resmi raporlar ve bilimsel deÄŸerlendirmelerle de doÄŸrulandı." deÄŸerlendirmesinde bulundu.
°Õܱʸ鴡³Ò, KışladaÄŸ Altın Madeni'nde iÅŸletme alanından dışarıya kontrolsüz atık su deÅŸarjı söz konusu olmadığını, maden sahasına düşen yaÄŸmur sularının toplanarak arıtılarak maden sahasında geri kullanıldığını, bu sayede, 2023'te Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından madene yasal olarak tahsis edilen yer altı suyu çekim miktarının yalnızca yüzde 47'sinin kullanıldığını, su tüketiminin optimize edilmesiyle çevresel risklerin en aza indirildiÄŸini belirtti.
Açıklamada, 19 yıldır düzenli olarak çevresel izleme ve denetim faaliyetleri gerçekleştirilen madende, en az ayda iki kez olmak üzere, açılmış toplam 26 gözlem kuyusunda su için 34, toprak için ise 19 farklı kimyasal parametreyle sürekli olarak denetim çalışmaları yürütüldüğüne, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Maden Petrol İşleri Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü gibi kurumlar tarafından da rutin ve plansız denetimlerin gerçekleştirildiğine değinildi.
İşletme, biyoçeşitliliğin korunmasına yönelik çalışmalar kapsamında, maden sahası ve çevresindeki bitki örtüsüyle yaban hayatının durumunu yılda iki kez Hacettepe Üniversitesi ve Gazi Üniversitesinin Biyoloji Bölümü akademisyenleri tarafından izlendiği de aktardı.
Şirket, henüz maden işletmeye geçmeden önce takibine başlanan ekosisteme ilişkin elde edilen tüm verilerin, düzenli olarak kamuoyuyla paylaşıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Bu izleme çalışmalarının sonuçları, maden sahası ve çevresinde tespit edilen türlerin ve popülasyonların saÄŸlıklı olduÄŸunu açıkça ortaya koydu. °Õܱʸ鴡³Ò, 2006'dan bu yana gerçekleÅŸtirilen tüm bu çevresel izleme ve denetleme hususlarının yok sayılarak nereden ve hangi koÅŸullarda alındığı, numune almaya yetkin kiÅŸiler tarafından alınıp alınmadığı bilinmeyen analiz sonuçlarının, KışladaÄŸ Altın Madeninin faaliyetlerinden kaynaklanan çevresel bir etkiymiÅŸ gibi gösterilerek servis edilmesinin, 12 Åžubat tarihinde gerçekleÅŸecek AİHM kararının görüşüleceÄŸi duruÅŸma öncesinde yapay bir gündem yaratma çabası olarak görüyor."