

DoÄŸaya Kulak Verin.
Ekolojik gündem, sürdürülebilirlik ve çevre mücadeleleri artık cebinizde.
OECD'nin "Küresel Kuraklık Görünümü: EÄŸilimler, Etkiler ve Daha Kurak Bir Dünyaya Uyum SaÄŸlama Politikaları" baÅŸlıklı yeni raporuna göre, son 120 yılda küresel çapta kuraklıktan etkilenen kara alanı iki katına çıktı.
Dünya üzerindeki kara alanlarının yüzde 37'sinde 1980'den beri önemli düzeyde toprak nemi kaybı yaÅŸandı. Dünya genelindeki su çekiminin yüzde 75'inden fazlasını saÄŸlayan yer altı suyu kaynaklarının yüzde 62'sinde 2000 yılından beri su seviyeleri düÅŸüÅŸ gösteriyor.
Son yıllarda gezegenin yüzde 40'ı daha sık ve yoÄŸun kuraklık yaÅŸarken, kuraklık yalnızca tarımda deÄŸil, ticaret, sanayi ve enerji üretimi gibi pek çok sektörde verim kayıplarına yol açıyor.
Etkisini birçok alanda hissettiren kuraklığın insani ve ekonomik maliyeti de keskin ÅŸekilde artıyor. Kuraklık, afet kaynaklı ölümlere yol açarken, yoksulluk, eÅŸitsizlik ve yerinden edilme koÅŸullarını kötüleÅŸtiriyor.
Bu kapsamda, OECD'nin hesaplamalarına göre, bu yıl yaÅŸanacak ortalama bir kuraklık olayının 2000'deki ÅŸartlara kıyasla en az iki kat daha maliyetli, 2035'te yaÅŸanacak bir ortalama kuraklık maliyetinin ise bugüne kıyasla en az yüzde 35 daha yüksek olacağı öngörülüyor.
OECD, hükümet kurumlarının, geliÅŸen kuraklık riskine karşı öngörülü, önleyici ve uyum saÄŸlayıcı biçimde derhal ve koordineli hareket etmesi, zararların sınırlandırılması, toplumların ve ekonomilerin kuraklığa karşı dayanıklılığını artırarak toparlanma kabiliyetinin güçlendirilmesi çaÄŸrısında bulunuyor.
Su geri kazanımı ve yaÄŸmur suyu hasadı gibi yenilikçi yöntemlerin yanı sıra kuraklığa dayanıklı tarım ürünlerinin teÅŸviki ve düzenleyici çerçevenin bu doÄŸrultuda uyumlu hale getirilmesi ve daha verimli sulama sistemlerinin kurulması gibi çözümlerin, kuraklığın etkilerini azaltabileceÄŸi deÄŸerlendiriliyor.
OECD Genel Sekreteri Mathias Cormann, rapora iliÅŸkin deÄŸerlendirmesinde, giderek artan kuraklık risklerine karşı, hükümetler, sektörler ve ülkeler arasında koordineli politika adımları atılması gerektiÄŸini belirterek, "Bu, gıda güvenliÄŸi, saÄŸlık, enerji, ulaşım, tarım, barış ve güvenlik üzerindeki etkilerin azaltılmasına yardımcı olacaktır. Su, ekosistemler ve araziyi sürdürülebilir ÅŸekilde yönetmeye yönelik pratik çözümler, kırılganlığı azaltabilir, hazırlığı artırabilir ve kuraklıkların ekonomik etkilerini hafifletebilir." ifadelerini kullandı.