365betÌåÓýÔÚÏßÊÀ½ç±­

Marmara Denizi'ndeki müsilajın azaltılması için ileri biyolojik arıtma tavsiyesi

16.02.2025
°Õ±ð°ì¾±°ù»å²¹ÄŸ

°Õ±ð°ì¾±°ù»å²¹ÄŸ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, Marmara Denizi'nde yeniden ortaya çıkan müsilajın azaltılması için denize deÅŸarjların ileri biyolojik arıtmayla yapılması gerektiÄŸini söyledi.

Tecer, AA muhabirine, Marmara Denizi'nin bazı bölgelerinde müsilajın yeniden görüldüÄŸünü söyledi.

Müsilajın bazı dönemlerde yüzeye çıktığını belirten Tecer, "Müsilajı oluÅŸturan üç temel faktör var. Birincisi denizin duraÄŸan bir hal alması, ikincisi iklim deÄŸiÅŸikliÄŸine baÄŸlı olarak sıcaklıkların artması, üçüncüsü de antropojenik (insan faaliyetlerinden kaynaklı) etkiler nedeniyle denize yapılan deÅŸarjlar." dedi.

Marmara Bölgesi kıyılarında 20-25 milyon insanın yaÅŸadığını anlatan Tecer, "Günde 7-8 milyon ton atık su, arıtılmış ya da yarı arıtılmış olarak denize deÅŸarj ediliyor. Bu deÅŸarj edilen suyun içerisinde muazzam miktarlarda azot ve fosfor var ve bunlar da müsilajı oluÅŸturan temel besin maddesi." diye konuÅŸtu.

Tecer, 2021'de Marmara Denizi ve Kuzey Ege kıyılarında görülen müsilajın ekosistemi ciddi ÅŸekilde etkilediÄŸini anımsattı.

GeçmiÅŸ yıllarda kışın müsilajın yüzeyde görülmediÄŸini anlatan Tecer, "Normalde olaÄŸan koÅŸullarda bu dönemlerde müsilaj bütün dünyada olduÄŸu gibi burada da beklenebilir, görülebilir bir ÅŸey ama bu kadar yoÄŸun olması, bu kadar yüzeyde gözükmesi bir antropojenik etkinin olduÄŸunu, yani insan faaliyetleri sonucunda oluÅŸan bir etkinin olduÄŸunu bize gösteriyor." dedi.

İleri biyolojik arıtmanın önemine dikkati çekti

Tecer, kapalı bir deniz olan Marmara'nın ciddi şekilde korunması gerektiğini belirtti.

Bu kapsamda, Çevre, Åžehircilik ve İklim DeÄŸiÅŸikliÄŸi Bakanlığının Marmara Denizi Eylem Planı'nı hazırladığını ifade eden Tecer, "Bu anlamda belediyelerin arıtma tesislerine, ileri biyolojik arıtmaya geçmelerini saÄŸlamak için denetimler de yapılıyor. Belki burada biraz yol katedildi ama tamamen ortadan kaldıracak bir düzenleme yapılmış deÄŸil." ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Marmara Denizi'nin kirletilmesinin olumsuz sonuçlarının zaman zaman etkisini gösterdiÄŸini belirten Tecer, ÅŸunları kaydetti:

"Marmara Denizi'nde yüzeyde görünen müsilajın sebebi de biraz iklim deÄŸiÅŸikliÄŸine baÄŸlı sıcaklık artışı. Belki bununla mücadele baÅŸka türlü edilebilir ama Marmara Denizi'ne yapılan bu deÅŸarjlar, mutlaka ileri arıtmayla yapılmalı ve azaltılmalı. Bir de ÅŸimdi iklim deÄŸiÅŸikliÄŸine baÄŸlı sıcaklık artışından bahsediyoruz ama ÅŸunu görmüyoruz. Marmara Denizi son 50 yılda 2,5 derece sıcaklık artışına maruz kalmış. Bu 2,5 derece Karadeniz'de 1 santigrat derece, Ege Denizi'nde 1,4 santigrat derece olmuÅŸ. Marmara Denizi bunlardan daha çok ısınmış. Sıcaklıkların artması, denizin duraÄŸanlaÅŸması ve deÅŸarjların olması kaçınılmaz olarak Marmara Denizi'ndeki müsilaj problemini zaman zaman mevsimin dışında görmemize, yaÅŸamımıza sebebiyet verecek."

Tecer, müsilajın deniz ekosistemini de olumsuz etkilediÄŸini dile getirdi.

Müsilajın görüntü kirliliÄŸinden ibaret olmadığını, güneÅŸ ışığının geçmesini engelleyerek bitkilerin oksijen üretimini kısıtladığını ve fotosentezi azalttığını anlatan Tecer, sözlerini ÅŸöyle tamamladı:

"Bunun deniz ekosistemi içerisindeki etkileri ciddi anlamda geri dönülemez boyutlara ulaÅŸtı. Marmara Denizi'ndeki ticari balık türü dediÄŸimiz türlerde bir azalmaya, popülasyonlarda bir düÅŸmeye, onun yerine daha kötü koÅŸullarda yaÅŸamaya alışık, omurgasızların, denizanası gibi türlerin çoÄŸalmasına sebep oluyor. Bir an önce denize yapılan deÅŸarjların önüne geçilmesini ve Marmara Denizi'nin gözümüz gibi korunmasının katı kurallarla devam etmesini saÄŸlamak zorundayız. Müsilajın denizin altında olması demek balıkların yuvalarının üzerini örtmesi, ışığın aÅŸağılara geçmemesi demek. Yüzeyde olması da aynı etkileri gösteriyor. Yani yüzeyde görmüyorsak denizin diplerine inmiÅŸse tamam müsilaj sorunu ortadan kalktı diyemeyiz."

KATEGORİDE ÖNE ÇIKANLAR