

İklim deÄŸiÅŸikliÄŸi, çevre ve iklim sorunlarını her geçen gün daha hissedilebilir hale getiriyor. Hükümetler, bilim insanları, uzmanlar, sivil toplum kuruluÅŸları iklim krizinin etkilerini azaltmak için çeÅŸitli çalışmalar yürütüyor fakat bu çalışmalardan çoÄŸu zaman istenilen sonuç elde edilemiyor.
2024, çevre ve iklim konularında önemli zirvelere sahne olurken, bu görüÅŸmelerden iklim deÄŸiÅŸikliÄŸini durdurmaya yönelik somut sonuçlar çıkmadı, hatta hayal kırıklıkları yaÅŸandı.
Azerbaycan'ın baÅŸkenti Bakü'de düzenlenen BirleÅŸmiÅŸ Milletler (BM) İklim DeÄŸiÅŸikliÄŸi Çerçeve SözleÅŸmesi 29. Taraflar Konferansı (COP29), küresel ısınmayla mücadele kapsamında geçen yılın en kritik buluÅŸmasıydı. Ancak, birçok ülkenin farklı çıkarları nedeniyle önemli ilerlemeler kaydedilemedi.
Ekosistemlerin iyileÅŸtirilmesi gibi küresel önemdeki konuların ele alındığı ve Kolombiya'nın ev sahipliÄŸi yaptığı BirleÅŸmiÅŸ Milletler Biyolojik ÇeÅŸitlilik Konferansı'nda (COP16) dikkate deÄŸer kararlara varılamadı.
Güney Kore'nin Busan kentinde 170'ten fazla ülkenin katılımıyla yapılan Küresel Plastik AnlaÅŸması da sonuçsuz kaldı.
Suudi Arabistan'ın baÅŸkenti Riyad'da düzenlenen BM ÇölleÅŸmeyle Mücadele SözleÅŸmesi (UNCCD) 16. Taraflar Konferansı'nda (COP16), çölleÅŸme sorunu etkili ÅŸekilde ele alınamadı.
Binlerce yetkilinin katıldığı toplantılardan önemli sonuçlar çıkmaması "minilateralizm" kavramını gündeme getirdi.
Küçük gruplar ise daha hızlı karar alma süreçleriyle benzer çıkarları paylaÅŸan ülkeler arasında çözüm bulmayı kolaylaÅŸtırırken, bu durumun küresel iklim konferanslarını daha etkili hale getirebileceÄŸi üzerinde duruluyor.
Uzmanlar, uluslararası çevre anlaÅŸmalarının hızının azaldığı uyarısında bulunurken, alternatif olarak, küçük devlet grupları ve koalisyonların ortak öncelikleri ele alacak ittifaklar kurabileceÄŸini belirtiyor.