365betÌåÓýÔÚÏßÊÀ½ç±­

Türkiye'nin ilk hidrojen vadisinde yeÅŸil hidrojenin pilot üretimine baÅŸlandı

18.04.2023
µþ²¹±ôı°ì±ð²õ¾±°ù

Türkiye'nin ilk hidrojen vadisinin hayata geçirileceÄŸi "Güney Marmara Hidrojen Kıyısı Vadi Projesi" kapsamında Enerjisa Üretim Bandırma Enerji Üssü'nde yenilenebilir kaynaklarla elde edilen yeÅŸil hidrojenin pilot üretimine baÅŸlandı.

Enerjisa Üretim ile yerli ve yabancı 16 paydaşın katılımıyla baÅŸlatılan "Güney Marmara Hidrojen Kıyısı Vadi Projesi", Avrupa Komisyonu tarafından 8 milyon avro hibe desteÄŸi saÄŸlanan, toplam 36,8 milyon avro bütçeli bir Avrupa BirliÄŸi (AB) projesi.

Güney Marmara Kalkınma Ajansının koordinatör olarak yer aldığı projede, Enerjisa Üretim'in Bandırma Enerji Üssü'nde yenilenebilir kaynaklarla elde edilen yeÅŸil hidrojen üretimi ve dağıtımı yapılacak.

Projenin ortakları arasında Sabancı Üniversitesi, Kaleseramik Çanakkale Kalebodur Seramik Sanayi AÅž, ÅžiÅŸecam, Eti Maden, Türk-Alman Üniversitesi, Linde Gaz AÅž, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi, Hidrojen Peroksit AÅž, Universite Mohammed Vi Polytechnique, Alma Mater Studiorum- Universita Di Bologna, Software AG (SAG), PwC Yeminli Mali Müsavirlik AÅž, TENMAK ve TÜBİTAK yer alıyor.

Türkiye'nin ilk hidrojen vadisinin yeÅŸil hidrojeni, Enerjisa Üretim'in Bandırma Enerji Üssü'nde pilot olarak üretilmeye ve tesisin jeneratör soÄŸutmasında kullanılmaya baÅŸlandı.

AA muhabirine konuÅŸan Enerjisa Üretim İşletme ve Teknikten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Emre ErdoÄŸan, yenilenebilir enerji potansiyeli ve ihracat durumunda liman yapılabilecek alana sahip olması nedeniyle yeÅŸil hidrojen üretimi için Güney Marmara'daki Bandırma Enerji Üssü'nü tercih ettiklerini söyledi.

Hidrojenin yeÅŸil olması için altyapısını tamamen yenilenebilir elektrik enerjisinden alması gerektiÄŸini anlatan ErdoÄŸan, "Burada deniz suyunun arıtılması sonrasında elde edeceÄŸimiz suyu ve yenilenebilir elektriÄŸi kullanarak, hidrojeni, herhangi bir emisyona sebebiyet vermeden ürettiÄŸimiz için bu yeÅŸil hidrojen olarak sınıflandırılıyor." dedi.

"Hedef, yıllık 500 ton üretim"

Pilot üretime, içinde AR-GE çalışmalarını da barındıran bir ÅŸekilde baÅŸladıklarını belirten ErdoÄŸan, "Åžu an 10 kilovatlık bir elektrolizörle kendi santralimizde jeneratörün soÄŸutulması için hidrojen kullanıyoruz. Daha öncesinde endüstriyel gaz üretimi yapan ÅŸirketler tarafından doÄŸal gazdan elde edilen hidrojeni kullanıyorduk ve bir karbon salımı söz konusuydu. Bunu elimine etmek için kendi ihtiyacımızı elektrolizörle üretmeye baÅŸladık." diye konuÅŸtu.

ErdoÄŸan, hidrojen üretimini kendileri yaparken elektrolizör geliÅŸtirilmesi noktasında TÜBİTAK MAM (TÜBİTAK Marmara AraÅŸtırma Merkezi) ve Aspilsan, hidrojenin kullanımı konusunda ise Eti Maden, Hidrojen Peroksit gibi paydaÅŸlarla çalıştıklarını bildirdi.

Hedeflerinin, 2025'e gelindiÄŸinde, yıllık ortalama 500 ton yeÅŸil hidrojen üretimi olduÄŸunu dile getiren ErdoÄŸan, ürettikleri hidrojenin ilk etapta ÅžiÅŸecam, Hidrojen Peroksit, Eti Maden ve Kale Grubu'nun tesislerinde kullanılacağını, ilerleyen süreçte kendi tesislerinde de doÄŸal gaz yerine hidrojeni yakarak elektrik üretimine geçmeyi amaçladıklarını ifade etti.

"12 bin ton karbon emisyonunun önüne geçmeyi planlıyoruz"

YeÅŸil hidrojen tedariki yapmayı planladıkları paydaÅŸlarının ÅŸu anda doÄŸal gazdan elde edilen ve karbon salımına neden olan hidrojeni kullandıklarını; projenin en önemli katkısının bu salımın bertaraf edilmesi olacağını kaydeden ErdoÄŸan, "Bu noktada yaklaşık olarak yıllık 12 bin ton mertebesinde bir karbon emisyonunun önüne geçmeyi planlıyoruz. YeÅŸil hidrojen kullanımının artmasıyla beraber karbon emisyonlarının seramik, cam, petrokimya, gübre sanayinde azaltılması ve emisyonsuz yeÅŸil ürünlerin ortaya çıkması konusunda destek vermek de en önemli hedefimiz olacak." sözlerini sarf etti.

ErdoÄŸan, hidrojen vadisi projesinin hayata geçmesiyle beraber üretilecek yeÅŸil hidrojenin kimya, seramik, cam sanayi gibi bölgede kurulu farklı sanayilerde kullanılacağını, yatırımların büyümesiyle demir çelik ve petrokimya sanayisinde ve daha sonrasında enerji, ulaşım gibi sektörlerde de kullanılmasının mümkün olacağını vurguladı.

Emre ErdoÄŸan, ÅŸöyle devam etti:

"Biz yeÅŸil hidrojenin gelecekte enerji piyasasında önemli bir enerji taşıma aracı olacağını düÅŸünüyoruz. Bundan dolayı da yeÅŸil hidrojen piyasası oluÅŸumunda, üretiminde üzerimize düÅŸen bu öncü rolü almak istiyoruz. Projemizdeki geliÅŸmelere baÄŸlı olarak özellikle hem Türkiye'de hidrojen kullanan sanayilerin karbonsuzlaÅŸması için yeÅŸil hidrojen üretimini hem de bunun ihracatı için daha büyük ölçeklerde yatırımları planlamaktayız. Türkiye'deki ilk yeÅŸil hidrojen vadisi projesiyle yeÅŸil hidrojenin hem üretileceÄŸi hem de yakın bir coÄŸrafyada bir vadi içerisinde farklı paydaÅŸlar tarafından tüketileceÄŸi küçük bir ekosistem yaratmış oluyoruz. Bu yönüyle de Türkiye'deki ilklere imza atan bir proje oluyor."

YeÅŸil metanol, yeÅŸil amonyak, bor

YeÅŸil hidrojeni, Türkiye'nin ithal ettiÄŸi amonyak, metanol gibi ürünlerde de kullanmayı hedeflediklerinden bahseden ErdoÄŸan, bu doÄŸrultuda fizibilite çalışmalarının sürdüÄŸünü, ilerleyen dönemlerde "yeÅŸil metanol" ve "yeÅŸil amonyak" üretimiyle ilgili yatırımların gündemlerinde olacağına iÅŸaret etti.

Proje paydaÅŸlarından biri olan Eti Maden'in özellikle bor üzerinde çok ciddi çalışmalar yaptığını aktaran ErdoÄŸan, "Proje paydaşı olmalarındaki en önemli sebeplerden birisi, borun hidrojenin depolanması noktasında nasıl kullanılabileceÄŸi ve ne gibi ürünler geliÅŸtirilebileceÄŸi konusunda AR-GE çalışmaları yapmak. Bunların mümkün olması durumunda hem ülkemizin ihtiyacına hem de yakın coÄŸrafyamızda Avrupa BirliÄŸi baÅŸta olmak üzere hedef marketlerimize ihracat üzerine farklı yatırımları deÄŸerlendirmekteyiz." diyerek sözlerini tamamladı.

KATEGORİDE ÖNE ÇIKANLAR