365betÌåÓýÔÚÏßÊÀ½ç±­

Marmara Denizi'nin ekolojik zenginliğini "Marmara Son Sığınak" kitabında anlattı

06.05.2025
ݲõ³Ù²¹²Ô²ú³Ü±ô

Deniz YaÅŸamını Koruma DerneÄŸi BaÅŸkanı Volkan Narcı, "Marmara Son Sığınak" adlı kitabında, saha deneyimleri, bilimsel makaleler ve görsel arÅŸivlerle Marmara Denizi'nin korunmasına katkı sunmayı amaçlıyor.


DoÄŸaya Kulak Verin.
Ekolojik gündem, sürdürülebilirlik ve çevre mücadeleleri artık cebinizde.


Marmara Denizi'nin ekolojik zenginliÄŸinin anlatıldığı kitap için hem Marmara hem de Ege, Akdeniz ve Karadeniz'de 100 günde 100 farklı noktaya dalış yapan Narcı, 240 sayfalık eserde, alanında uzman bilim insanları, sivil toplum kuruluÅŸu temsilcileri ile balıkçılık ve süngercilik gibi iÅŸlerle geçimini denizden saÄŸlayan toplam 22 kiÅŸinin görüÅŸlerine yer verdi.

Ege, Akdeniz ve Karadeniz'de yaÅŸayan türlerden 428'inin Marmara Denizi'nde de bulunduÄŸunu ortaya koyan kitapta, bu türlere dair bilimsel bilgiler ile özgün fotoÄŸraflar da yer alıyor.

DoÄŸa ve deniz meraklıları için kaynak niteliÄŸindeki eserde ayrıca interaktif içerikler bulunuyor. Kitap sayfalarındaki kare kodlar okutularak, Narcı ve ekibi tarafından kitapla eÅŸ zamanlı hazırlanan ve aynı adı taşıyan belgesele Youtube üzerinden eriÅŸim saÄŸlanabiliyor.

AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Narcı, dernek olarak 10 yıldır Marmara Denizi'nin biyoçeÅŸitliliÄŸine ve zengin kültürel mirasına sahip çıkmaya çalıştıklarını, bunu farklı bir boyuta taşımak için geçen sene Marmara'dan Akdeniz'e yelkenli tekneyle yol aldıklarını söyledi.

Bu seyahatte 100 ayrı dalış yaptıklarını ve kitabı da Cumhuriyet'in 100. yılına armaÄŸan ettiklerini dile getiren Narcı, "Kitapta Marmara'nın 1700, 1800'lü yıllarına kadar bilgiler yer alıyor. 22 röportaj, 8 bilimsel makaleyle birlikte kılıç balığı, orkinos, fok gibi türlerin 1930'lardaki görselleri bulunuyor. 35-40 sene öncesine kadar bu canlılar Marmara'da yaşıyordu. Kitabın amacı, 'KaybettiÄŸimiz neler var? Kaybetmememiz gereken neler var? Birlikte bunu nasıl koruruz?' sorularına yanıt vermek." dedi.

Kitabı genel okuyucu için bir macera, kendi alanında çalışanlar için ise referans kitap olarak nitelendiren Narcı, ayrıca çalışmanın Marmara Denizi'ndeki tüm yaÅŸamın kanıtı niteliÄŸinde bir arÅŸiv kitap olarak tasarlandığını anlattı.

Balıkçılar, deniz yaÅŸamıyla ilgili çalışmalar yürüten bilim insanları ve sivil toplum kuruluÅŸlarının görüÅŸlerine yer verdiklerini aktaran Narcı, "Herkes kendi açısından Marmara'yı konuÅŸtu, tüm Karadeniz, Ege ve Akdeniz'de ortak çıkan tek konu Marmara'nın son sığınak olduÄŸu ve korunması gerekli en hassas deniz olduÄŸu. Biz de bu denizle ilgili bir veriyi oluÅŸturmuÅŸ olduk." diye konuÅŸtu.

İklim deÄŸiÅŸikliÄŸi ve küresel ısınmanın yanında Marmara Denizi'nin üzerinde büyük bir de sanayi yükü olduÄŸunu kaydeden Narcı, ÅŸu deÄŸerlendirmelerde bulundu:

"Karadeniz, Akdeniz ve Ege'de kaybolan ya da yaÅŸamları neredeyse sona dayanan birçok tür, Marmara'da hala yaÅŸamaya devam ediyor. Fakat deniz artık yoruldu. Marmara Denizi artık bu kadar kalabalığı, bu kadar atığı ve bu kadar zorlamayı kaldıramıyor. O yüzden iÅŸte önümüze müsilaj, kirlilik, bazı problemler çıkmaya baÅŸlıyor. Zaten bir eylem planımız var, son derece hassasiyetle yapılmış, planlanmış. Buna biraz daha toplum olarak özen göstermemiz lazım çünkü bu deniz bizim. GeçmiÅŸte ne vardı da neyi kaybettik? Biz de aslında kaybetmeden neleri baÅŸarabileceÄŸimizi de ortaya koyacağımız bir kitap hazırladık."

"Kitap, geleceğe bir yol haritası sunuyor"

Kitaba katkıda bulunan bilim insanlarından ݲõ³Ù²¹²Ô²ú³Ü±ô Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi ÖÄŸretim Üyesi Doç. Dr. Taner Yıldız, bilimsel açıdan son derece önemli olarak nitelendirdiÄŸi, Marmara Denizi için bu tür yayınların gerekli olduÄŸunu belirtti.

Marmara Denizi'nin, Karadeniz ve Akdeniz arasında ekolojik köprü niteliÄŸi taşıdığını, bu nedenle önemli bir biyolojik çeÅŸitliliÄŸe ev sahipliÄŸi yaptığını ifade eden Yıldız, uzun yıllardır maruz kaldığı çevresel baskılar nedeniyle bu ekosistemin ciddi tehdit altında olduÄŸu uyarısında bulundu.

Yıldız, sözlerini ÅŸöyle tamamladı:

"Kitap, yalnızca geçmiÅŸi kayıt altına almakla kalmıyor, aynı zamanda bugünü belgeleyerek geleceÄŸe bir yol haritası sunuyor. Bilimsel verilere, doÄŸrudan gözleme ve saha deneyimlerine dayanan bu tür çalışmalara hem karar vericiler hem de toplum nezdinde her zamankinden daha fazla ihtiyaç var. Marmara, hala bazı hassas türlerin son yaÅŸam alanı olabilir, bu durum, koruma çabalarımızın merkezinde olmalıdır. Bu çabaların devamlılığı, Marmara'nın geleceÄŸi açısından belirleyici olacaktır."

KATEGORİDE ÖNE ÇIKANLAR